Editör: TE Bilisim
24 Ocak kararları, 43. Türkiye Hükûmeti (Kerhen Milliyetçi Cephe Hükûmeti) tarafından 24 Ocak 1980 tarihinde ekonomik literatüre geçen ve yapısal dönüşümleri içeren bir program. Süleyman Demirel, 1979 yılında Başbakanlık müsteşarlığında göreve getirdiği Turgut Özal'a yeni bir ekonomik istikrar programı hazırlama görevi vermiş ve bu program kısa sürede hazırlanmıştı. 24 Ocak 1980'de kamuoyuna açıklandı.[1]
Ekonomik olarak yaşanan istikrarsızlığı gidermek amacıyla, üretimin azalması ve karaborsacılığın oluşması gibi nedenlerin ortadan kaldırılması için kamu harcamalarının sınırlandırılması, ücretlerin düşürülmesi, serbest döviz kuru gibi ekonomik önlemler alınması kararlaştırılmıştır. 24 Ocak kararları ile 1980 öncesi dönemde uygulanan ithal ikameci büyüme stratejisi terk edilerek, dışa açık büyüme stratejisi uygulamaya konulmuş ve büyüme stratejisi, temel olarak, verimlilikte artış sağlamayı ve iktisadın rekabet gücünü artırmayı amaçlamıştır. Bu çerçevede, piyasa ekonomisinin kurumsallaşması yönünde adımlar atılmıştır.
Cumhuriyet tarihinde 1980 yılı bir dönüm noktası sayılır. 78-79 ekonomik krizi, ve toplumun kamplara ayrılıp silahlı çatışmalara girmesi, diğer tarafta siyasi partilerin arasındaki keskin uçurumlar ülkeyi resmen krize sokmuştu. 1979 yılının sonlarına doğru kurulan Demirel azınlık hükümeti, Turgut Özal’ın mimarlığında hazırlanan ekonomik istikrar programını 24 ocak 1980 yılında yürürlüğe soktu. imf istekleri doğrultusunda hazırlanmış bu programa göre, sürekli kur ayarlamalarına dayanan bir kambiyo sistemine, iç talebin sıkı para politikalarıyla düşürülmesine, ihracatın arttırılmasına ama ithalatın serbest bırakılmasına, ücretlerin ve maaşların sınırlandırılmasına kit ürünlerine zam yapılmasına ve bazı kitlerin özelleştirilmesine dayanan kararları esas alıyordu. bu kararlara göre, büyük bir devalüasyon yapılarak doların 47 lira olan fiyatı 70 liraya çıkarıldı. bu kararların hemen ardından 12 eylül askeri darbesi gelecekti.
24 Ocak kararlarının ana hatları şu şekildedir: %32,7 oranında devalüasyon yapılarak günlük kur ilanı uygulamasına gidilmiş, Devletin ekonomideki payını küçülten önlemler alınmış, KİT'lerdeki uygulamaya paralel olarak tarım ürünleri destekleme alımları sınırlandırılmış, Gübre, enerji ve ulaştırma dışında sübvansiyonlar kaldırılmış, Dış ticaret serbestleştirilmiş, yabancı sermaye yatırımları teşvik edilmiş, kâr transferlerine kolaylık sağlanmış, Yurt dışı müteahhitlik hizmetleri desteklenmiş, İthalat kademeli olarak liberalize edilmiş, ihracat; vergi iadesi, düşük faizli kredi, imalatçı ihracatçılara ithal girdide gümrük muafiyeti, sektörlere göre farklılaşan teşvik sistemi ile teşvik edilmiştir.
24 Ocak kararları ile 12 Eylül Darbesi arasındaki neden sonuç ilişkisi üzerine çok sayıda yorum yapıldı. 12 Eylül darbesinin 24 Ocak kararlarını rahat uygulamak için yapıldığını öne süren çok sayıda yorumcu olduğu gibi, olağan koşullarda uygulanması mümkün olmayacak kadar sert olan ekonomik tedbirleri uygulamaya koyabilmenin ancak askerî darbe koşullarında mümkün olabileceğinden darbesinin gerçekleştirildiğini öne sürenler de çoktur. Kenan Evren ise 12 Eylül Darbesinin 24 Ocak kararlarını uygulamak için değil anarşiyi bitirmek için yapıldığını, ancak askerî yönetimin de kararları uygulamayı mümkün kıldığını belirtmiştir.
Yorumlar