Yapılan bir araştırma haftada bir kez ağlamanın stresi azalttığını ve ruh sağlığı açısından faydalı olduğunu ortaya koydu. Current Directions in Psychological Science adlı bilim dergisinde yayımlanan araştırmaya göre 30 ülkeden katılımcıların çoğu ağladıktan sonra rahatladıklarını söyledi. Araştırma ayrıca pratisyen hekimlerin yüzde 70’inin hastalarına düzenli olarak ağlamalarını önerdiğine yer verdi.

AĞLAMANIN FAYDALARI NELERDİR?

Vücudu Arındırır

Ağlamak, özellikle duygusal gözyaşları döktüğümüzde vücudumuzdaki toksinleri ve stres hormonlarını dışarı atmaya yardımcı olabilir. Duygusal gözyaşları, gözlerimizi tahriş edici maddelerden korumak veya onları kayganlaştırmak için üretilen refleks veya sürekli gözyaşlarından daha fazla protein ve kimyasal içerir. Duygusal gözyaşları dökerek duygusal stres nedeniyle biriken kortizol ve diğer toksinlerin seviyelerini azaltabiliriz.

Kendini Yatıştırmaya Yardımcı Olur

Ağlamak sakinleşmemize ve olumsuz duygularla baş etmemize de yardımcı olabilir. Ağlamak, dinlenme ve sindirimden sorumlu olan parasempatik sinir sistemini aktive eder. Parasempatik sinir sistem, kalp atış hızımızı, kan basıncımızı ve solunum hızımızı düşürebilir ve rahatlamamıza yardımcı olabilir.

Ağlamak ayrıca bağlanmayı ve güveni destekleyen, kendimizi daha bağlı ve desteklenmiş hissetmemizi sağlayan hormon olan oksitosini de salgılar.

 Bağışıklığı Güçlendirir

Daha önce de belirtildiği gibi gözyaşları vücudumuzdaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur ve bu da daha güçlü bir bağışıklık sistemine yol açabilir. Ağlamanın beyaz kan hücrelerinin üretimini uyardığı ve enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olduğu da bulunmuştur.

 Uyumaya Yardımcı Olur

Uygun ve sağlıklı bir biçimde gerçekleştirildiğinde ağlamanın uykuya olumlu katkıları olabilir. Mesela ağlamak stresi hafifletmeye, kan basıncını azaltmaya, mutluluk hormonları salgılamaya ve ruh halini düzeltmeye destek olabilir. Ağlamak, geceleri bizi uykusuz bırakabilecek duygusal anlaşmazlıkları veya problemleri çözmede de faydalı olabilir.

Sosyal Desteği Arttırır

Her insan yardıma ihtiyacı olduğunda bunu ifade edemez. Bu durumlarda ağlamak yardım veya rahatlama ihtiyacımızı işaret ederek sosyal bir işleve de hizmet edebilir. Ağlamak arkadaşlarımızda, ailemizde ve hatta yabancılarda empati, sempati ve şefkat uyandırabilir.

Ayrıca savunmasızlığımızı ve özgünlüğümüzü göstererek ilişkilerimizi güçlendirebilir. Ağlamak, duygularımızı paylaşmamıza ve destek almamıza izin vererek keder, kayıp veya travma ile başa çıkmamıza yardımcı olur.

Herşeyin fazlasının zarar olduğu gibi aşırı ağlamak da zararlıdır.

29531079-aglamak

Aşırı Ağlamanın Fiziksel Zararları Nelerdir?

Aşırı ağlama, vücudun sıvı dengesini bozabilir ve dehidrasyona neden olabilir. Gözyaşlarındaki tuz, cildin nemini kaybetmesine ve kurumasına sebep olur. Ayrıca gözyaşlarını silmek için kullandığımız peçete veya mendil, cilt bariyerini zedeleyebilir ve tahrişe yol açabilir.

Aşırı ağlama, gözlerde de olumsuz etkiler yaratır. Gözlerde kızarıklık, şişlik, yanma ve kaşıntı gibi belirtiler görülebilir. Ayrıca göz tansiyonunu yükseltebilir ve göz sağlığını tehlikeye atabilir.

Aşırı ağlama, baş ağrısı ve migrene de neden olabilir. Ağlarken beyne giden kan miktarı artar ve beyin damarları genişler. Bu da başta baskı ve ağrı hissi yaratır.

Haber Merkezi

Editör: Hüseyin Çözen