Cumhuriyetimizin 100.yılında mesleğimizin 115. Yılını kutluyoruz…

Büyük fedakârlıklarla ve çetin koşullarda vatanın her karış toprağını savunarak Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına önderlik eden, getirdiği ilkeler ve yaptığı devrimlerin gönüllü ve kararlı bir savunucusu olmaktan gurur duyduğumuz  Mustafa Kemal Atatürk'ü sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz.

Mesleğimizdeki tüm olumsuzluklara rağmen bizler kendimizi, toplumun ve bireylerin ağız diş sağlığının iyileştirilmesini ve nitelikli dişhekimliği hizmetinin sunulmasını amaç edinmiş, bu politikalar çerçevesinde çalışmaya devam eden sağlık ordusunun neferleri olarak görüyoruz. O’nun bize duyduğu güvene layık olmak adına, mesleğimiz adına çalışmalarımıza tüm enerjimizle devam edeceğimizi, Atatürk'ün manevi huzurunda taahhüt ediyoruz.

Bu yıl 22 Kasım Dişhekimliği Günü’nü 6 Şubat depreminde yitirdiğimiz meslektaşlarımızın derin acısı, mesleğimize ve hekimlerimize yönelik bitmek bilmeyen şiddetin endişesi içerisinde yıllardır süregelen ve katlanarak büyüyen mesleki sıkıntılarla kutlama yapamadan geçiriyoruz.

Toplum Ağız ve Diş Sağlığı haftasında koruyucu dişhekimliği konusunda kamuoyunu bilgilendirirken, mesleğimizin saygınlığını ve geleceğini tehlikeye atan kronikleşen sorunlarımızın bir kez daha altını çizmek istiyoruz:

Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik mevcut yasaların kapsamı ve uygulanması iyileştirilmeli, şiddetin önlenmesi eğitim ve öğretime entegre edilmeli, mücadelede sıfır tolerans kuralları ve koruma stratejilerini uygulamaya konmalı, kışkırtıcı politik söylemlere yer verilmemelidir.

Hasta hekim arasındaki ilişkiyi geliştiren ve toplumu ağız ve diş sağlığı konusunda koruyucu tedavilere yönelten ya da gecikmiş tedavileri engelleyen “sağlık okuryazarlığı” teşvik edilmelidir. 

Yanlış yürütülen sağlık politikalarına son verilmeli, genel bütçeden sağlığa ayrılan bütçe artırılmalı, ancak ülkemizin kaynaklarının sınırlı olduğunu bilincinde olarak var olan kaynaklar verimli kullanılmalı,  koruyucu ve önleyici sağlık hizmetini önceleyen-güçlendiren politikalara geçilmelidir.

Plansız ve popülist şekilde daha fazla dişhekimliği fakültesi açılmamalı ve kontenjanlar YÖK ve Sağlık Bakanlığı tarafından insan gücü planlaması dikkate alınarak belirlenmelidir. Ülkemizin en zor ve en pahalı eğitimini alan gençlerimizin geleceği ucuz işgücü olmak ya da işsiz kalmak olmamalıdır.

Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin olanak sağladığı dişhekimleri dışındaki şahısların sermayedarlığında kurulan ticarethane benzeri poliklinik, merkezler ve hastaneler gibi çalışma ortamlarına meslek dışı sermaye ortak olmamalı, toplum ağız ve diş sağlığını tehlikeye atan etik dışı bu sisteme bir son verilmelidir.

Tüm meslektaşlarımız çalışırken ve emeklilikte insanca yaşamaya yetecek temel ücreti almalı, SSK ve BAĞKUR’dan emekli olan dişhekimlerine de ilave ödeme verilmelidir.

Kamudaki meslektaşlarımızın herhangi bir baskı unsuru olmadan nitelikli çalışma koşullarını sağlanmalı, performans sistemi kaldırılmalı ya da güncel koşullara göre revize edilmeli, MHRS randevu sistemi DSÖ'nün belirlediği kriterler çerçevesinde hekime yeterli çalışma ve dinlenme süresini sağlayacak şekilde oluşturulmalıdır.

"Hamilelikte kritik yaş 40" "Hamilelikte kritik yaş 40"

Bizler, yıllardır çözüm getirmeye çalıştığımız mevcut sorunlara çözüm üretecek sağlık politikaları oluşturulması için deneyim ve birikimimizle katkı sunmaya hazırız. Bunca olumsuzluklara rağmen bizler, toplumun ve bireylerin ağız diş sağlığının iyileştirilmesini ve nitelikli dişhekimliği hizmetinin sunulmasını amaç edinmiş bu politikalar çerçevesinde üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.

Sağlık ordumuzun vazgeçilmez bir parçası olan tüm meslektaşlarımızın  Dişhekimliği Günü'nü kutluyor, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına adım atarken daha aydınlık, daha özgür ve insanca yaşayabileceğimiz, geleceğe güvenle bakabileceğimiz bir ülke için hep birlikte mücadeleye davet ediyoruz.

Haber Merkezi

Editör: İrem Akbaş