“Ankara’da çalarken çok mutluyduk”

Yakın zamanda CSO Ada Ankara’da konser veren dünyaca ünlü piyanistimiz Özgür Aydın, CSO Ada Ankara’daki ilk resitalinin bu konser ile olduğunu ifade etti. Sorularımızı...

Abone Ol

Yakın zamanda CSO Ada Ankara’da konser veren dünyaca ünlü piyanistimiz Özgür Aydın, CSO Ada Ankara’daki ilk resitalinin bu konser ile olduğunu ifade etti. Sorularımızı cevaplayan Aydın, yolları Ankara'dan geçen 20. yüzyılın büyük bestecilerin eserlerini Naoko Shimizu ile sunduklarını ifade ederek, “CSO Ada Ankara konser salonlarının akustiği çok tatmin edici. Çalarken çok mutluyduk, büyük salondaki dinleyicilerinin de heyecanımızı paylaştığını umuyorum” dedi. 

New York Carnegie Hall ve Kennedy Center, Londra Wigmore Hall, Tokyo Santory Hall ve Berlin Filarmoni Kammermusiksaal gibi dünyaca ünlü salonlarda konserler veren başarılı piyanistimiz Özgür Aydın ve kuşağının en önde gelen virtüözlerinden, Berlin Filarmoni Orkestrası solo viyola sanatçısı Naoko Shimizu 14 Aralık’ta CSO ADA ANKARA’da tarihi bir konser verdi. CSO ADA ANKARA Oda Müziği ve Resital Serisi kapsamında yer alan konserde Aydın ve Shimizu; Ankara’dan ilham aldıkları bir repertuvar ile dinleyicinin karşısına çıktılar. Konser sonrasında uluslararası başarılara imza atan piyanistimiz Özgür Aydın’a sorularımızı yönelttik. 

“BİR MESLEK DEĞİL, BİR TUTKU VE YAŞAM BİÇİMİNE DÖNÜŞTÜ”

Klasik müzikseverler sizi yakından tanısa da öncelikle müzikle ne zaman tanıştınız? Piyano hayatınıza ne zaman girdi?

Müzikle ve piyano ile tanışmam Ankara Devlet Konservatuvarına 11 yaşında girmem ile başladı. Müzik ta o yaşımdan beri sürekli olarak hayatımın tamamını kapladı, bir meslek değil, bir tutku ve yaşam biçimine dönüştü.

New York Carnegie Hall ve Kennedy Center, Londra Wigmore Hall, Tokyo Santory Hall ve Berlin Filarmoni Kammermusiksaal gibi dünyaca ünlü salonlarda konserler veriyorsunuz. Bu zamana kadar unutamadığınız bir konser deneyimi oldu mu? Kariyerinizde unutamadığınız deneyimleri ve etkilendiğiniz sanatçıları paylaşır mısınız?

Her konser, dinleyici ile bir eseri paylaşmak her seferinde yeni bir deneyim. Çok çaldığınız bir eser bile her salonda, o akustik ve atmosferde, o dinleyici ile, o an oluşan iletişim ile hiçbir zaman tekrarlanamayan bir tecrübe. Etkilendiğim sanatçılar büyük besteciler, büyük şairler ve büyük ressamlar.İlham kaynağımız, daha doğrusu yaşama sebebimiz onların eserleri.

Bir yandan oda müziği konserleri veriyor, bir yandan da solo kariyerinizi devam ettiriyorsunuz. yoğun bir şekilde sürdürüyor.Yurt içi ve yurt dışı planlarınızdan, projelerinizden bahseder misiniz?

Önümüzdeki hafta Berlin Filarmoni üyeleri ile Smetana ve Debussy'nin Trioları ve Korngold'un piyanolu beşlisini (çok komplike, az çalınan ama dahiyane bir eser) çalacağız. Konser onların Digital Concert Hall online platformunda da yer alacak.

“PAUL HİNDEMİTH’NİN 3 ESERİNİ PROGRAMA KOYDUK”

Oda müziği konserlerinde Berlin Filarmoni üyeleri ile ve dünyaca tanınmış sanatçılarla konserler veriyorsunuz. Daha önce Midori ile Los Angeles’ta Walt Disney Concert Hall’a konser verdiniz. 14 Aralık’ta Berlin Filarmoni Orkestrası solo viyola sanatçısı Naoko Shimizu ile tarihi bir konser projesinde buluşmak üzere CSO Ada Ankara’daydınız. Naoko ile Bach ve Schubert kayıtlarınız var.. CSO ADA ANKARA’daki programınızda “Yolu Ankara’dan Geçen Büyük Besteciler” konseri için hangi eserleri seçtiniz? 

Programımızda Türkiye için önemi olan bestecilere yer verdik. Özellikle Paul Hindemith! Nazi Almanyası’ndan kaçan besteci, 1935 yılından itibaren Türkiye’ye birçok kez gelmiş, ülkemizde müzik hayatının kurulmasında çok emek vermiş. Ankara Devlet Konservatuvarının ve Operanın kuruluşunda çok önemli rol oynamış. Nerdeyse her enstrümanı çalabilen ve her enstrüman için bir sonat yazan Hindemith en çok viyola için yazmış. Toplam 7 adet ve bunlar iyi eserlerinde arasında. 3 tanesini programa koyduk. Birincisi çok gençken yazmış olmasına rağmen çok ustaca bestelenmiş "late romantic" bir eser. ikincisi, solo viyola için, o yılların karamsar atmosferini anlatan, savaşın anlamsızlığından yakınan, yer yer agresif, yer yer düşünceli bölümlerden oluşuyor. Üçüncüsü ise usta işi kontrpuan ve polifoni ile dolu, yine çok kontrastlı, bazen şiirsel, bazen folklorik danslı çok hareketli virtüoz bir eser.

“CSO ADA ANKARA KONSER SALONLARININ AKUSTİĞİ ÇOK TATMİN EDİCİ”

Ankara’da eğitim almış biri olarak Ankara ve CSO Ada Ankara’da sahne almak ve Ankaralı müzikseverler ile buluşmak size ne anlam ifade ediyor? 

CSO Ada Ankara’daki ilk resitalim bu konser ile oldu. Naoko Shimizu ile yolları Ankara'dan geçen 20.yüzyılın büyük bestecilerinden eserler sunduk. CSO Ada Ankara konser salonlarının akustiği çok tatmin edici. Çalarken çok mutluyduk, büyük salondaki dinleyicilerinin de heyecanımızı paylaştığını umuyorum. 

Yurt dışındaki tecrübenizden referans alarak Türkiye’deki genç yetenekler için ne düşünüyorsunuz? Müziğe ve sanata ilgisi olan gençlerin doğru adımlar atması için neler önerirsiniz?

Türkiye'de pek çok yetenekli genç müzik alanında iyi eğitim alıyor ve bana kalırsa müzisyenlerin genel seviyesi geçmişe oranla çok daha kaliteli. Müzik ve sanata ilgisi olan gençlerin sanatın bütün dallarıyla yoğun ilişki içinde ve hep meraklı olmaları onları ilerde sanat evreninde çok daha donanımlı yapacaktır. Sanat sadece resim, ya da sadece müzik değildir. Sanat bütün dallarıyla sağlam ve sonsuz bir ağacın farklı dallarıdır. Sanatçı olmak isteyen gençlere çok düşünmelerini ve eğer sanatı seçmişlerse hayatlarının sonuna kadar tutkudan, meraktan ve düzenli çalışmaktan uzaklaşmamalarını öneririm...

(Eyüp SARI)