Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Doğu Akdeniz'de en uzun karası ve sınırları olan iki ülke olarak ilişkilerimizin seyrine göre biz de yarın deniz yetki alanları konusunu Mısır ile müzakere edebilir, kendi aramızda ileride bir anlaşma imzalayabiliriz” dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gürcistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı David Zalkaliani'yi Ankara'da ağırladı. İkili bir görüşme gerçekleştiren Bakan Çavuşoğlu ve konuk Bakan Zalkaliani, daha sonra ortak basın açıklaması yaptı. Gürcistan'da kısa bir süre önce yeni bir hükümet kurulduğunu ve Zalkaliani'nin tekrardan Dışişleri Bakanlığı görevini üstlendiğini anımsatan Bakan Çavuşoğlu, Zalkaliani'yi tebrik etti. Yunanistan'ın Larissa kentinde meydana gelen depremle ilgili olarak da Bakan Çavuşoğlu, Yunanistan'a geçmiş olsun dileklerini ileterek, “Umarım ihtiyaç duymaz, umarım can ve mal kaybı olmaz. Ama ihtiyaç duyulduğu halde nasıl geçmişte Türkiye ve Yunanistan'da depremler meydana geldiğinde birbirimizi desteklediysek, ihtiyaç olursa Yunanistan'a elimizden gelen desteği vereceğimizi de vurgulamak isterim” dedi.

"Stratejik ilişkilerimizi her alanda nasıl daha geliştirebileceğimizi konuştuk"

Bakan Çavuşoğlu, komşu ve stratejik ortak Gürcistan ile diplomatik ilişkilerin 100. yılını kutladıklarını belirterek, “Bugün stratejik ilişkilerimizi her alanda nasıl daha geliştirebileceğimizi konuştuk. Ayrıca bu yıl içerisinde 3. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısının hazırlıklarını başlattık. Ekonomik ilişkilerimiz iyi seyrediyor ama daha da geliştirmemiz gerekiyor. Pandemiye rağmen ticaretimiz düşmedi, 1.8 milyar dolar civarında ve Türkiye uzun yıllardır Gürcistan'ın birinci ticaret ortağı. Ama hedefimiz 3 milyar dolar ve bu hedefe ulaşmak için pandemi sonrasında atabileceğimiz adımları da bugün değerlendirdik” diye konuştu.

Çok sayıda Türk firmasının Gürcistan'da yatırım yaptığını ve önemli projeleri üstlendiğini vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, “Bu iş birliğimizi geliştirirken ilişkilerimizin hukuki zeminini güçlendirmek için bazı yeni anlaşmalar imzalamamız gerekiyor. Daha önceden imzaladığımız anlaşmaları da güncellememiz gerekiyor. FETÖ başta olmak üzere güvenlik işbirliğimizi de ele aldık” şeklinde konuştu.

Diğer taraftan bölgedeki ortak stratejik projeleri değerlendirdiklerini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

“Ayrıca Karabağ ateşkesinden sonra bölgenin istikrarı için atılabilecek adımları da birlikte ele aldık, görüş alışverişinde bulunduk. Önümüzdeki süreçte 3+3 şeklinde bir teklif geldi Azerbaycan'dan, biz bunu destekliyoruz. Gürcistan'ın bazı rezervleri var, bunları da çok iyi anlıyoruz. Her hal ve karda bizim Gürcistan'ın da içinde olduğu bölgesel mekanizmalara ve bölgesel işbirliğine Türkiye olarak desteğimiz artarak devam edecek. Özellikle Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan üçlü mekanizmamıza önem veriyoruz. Gürcistan'daki hükümet değişikliği sebebiyle Azerbaycan'da planladığımız üçlü toplantıyı da en kısa zamanda gerçekleştireceğiz. Bunun yanında başta Bakü-Tiflis-Kars, aynı şekilde Bakü-Tiflis-Erzurum, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı gibi önemli lojistik projeleri ve enerji projelerinin güçlendirilmesini ele aldık. Özellikle bu konularda sadece üç ülke değil, bölge ülkelerini de işbirliğinin yanında Orta Asya ve ötesindeki ülkelerle de iş birliğimizi güçlendirme konusunda atmamız gereken adımları da görüştük.”

Kafkasya bölgesinin istikrar ve huzurunun Türkiye için önemli olduğuna dikkat çeken Bakan Çavuşoğlu, “Kalıcı istikrar ve barış için ülkelerin sınır ve toprak bütünlüğüne önem veriyoruz. Nasıl Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü destekliyorsak, aynı şekilde Güney Osetya ve Abazya dahil Gürcistan'ın toprak ve sınır bütünlüğüne çok güçlü bir şekilde destek veriyoruz. Gördüğünüz gibi bugün gerek ikili ilişkilerimizi gerekse bölgesel konuları ve hatta ABD ile ilişkiler dahil, Gürcistan'ın NATO ile olan ilişkileri dahil küresel meseleleri de ele aldık” ifadelerini kullandı.

"Ülkelerimiz arasında çok dinamik ilişkilerimiz var"

Türkiye'de olduğu için çok mutlu olduğunu belirten Zalkaliani ise, Yunanistan'da meydana gelen depremle ilgili olarak Yunanistan ile dayanışma içinde olduklarını belirtti. Türkiye ve Gürcistan'ın uzun yıllardır çok verimli ilişkileri olduğunu kaydeden Zalkaliani, bu ilişkileri daha da genişleteceklerini bildirerek, “Ülkelerimiz arasında çok dinamik ilişkilerimiz var; politik, ekonomik, kültürel alanlarda bu ilişkileri daha da geliştirmemiz gerekiyor. Bu sene aramızdaki diplomatik ilişkilerin başlamasının üzerinden 100 yıl geçti. Bu da bizim aramızdaki ilişkilerin ne kadar sağlam olduğunun göstergesidir. Türkiye'ye her platformda bizi desteklediği için teşekkür ediyorum” dedi.

Bugün kendi bölgelerinde var olan sorunları ele aldıklarını belirten Zalkaliani, “Biz karşımızdaki sorunları hep beraber aşacağımızdan eminiz” dedi.

"Avrupa Birliği, Gürcistan'a ve Ukrayna'ya gösterdiği esnekliğin yarısını gösterse bugün vize serbestisini başlatabiliriz"

Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıkladığını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AB ile tam üyelik için çalışmaların beklentileri karşılayacak şekilde sürdürüleceğini ve vize serbestisi konusunda da çalışmalara hız verileceğini ifade ettiğini anımsatarak “Bu konuda ne gibi çalışmalar yapılacak, değerlendirmeleriniz nelerdir?” sorusu üzerine Bakan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“Her şeyden önce Cumhurbaşkanımızın kamuoyuyla paylaştığı İnsan Hakları Eylem Planı çalışmalarını yürüten Adalet Bakanımız ve Adalet Bakanlığımıza teşekkür etmek istiyorum. Tüm paydaşlarla da yakın görüşme içinde oldular. Dışişleri Bakanlığı ve AB Başkanlığı olarak bizde her türlü katkıyı sağladık. Bu eylem planının amacı vatandaşlarımızın hak ve özgürlük alanlarını genişletme ve insan hakları konusunda bugüne kadar uygulamadaki aksaklıkları da gidermektir. Aynı şekilde yargı bağımsızlığı, yargının tarafsızlığı ve hukukun üstünlüğünü daha da güçlü bir şekilde tesis etmeyi amaçlıyor. Bu çalışmalarda bizde tüm referans belgelerini sağladık, ilettik. Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, BM, AB gibi, kendi Anayasa Mahkememiz gibi önemli uluslararası kurumların tüm referansları dikkate alındı. Bu süreçte özellikle Avrupa Konseyi ve AB ile de danışmalarda bulunuldu. İster istemez biraz önce söylediğim gibi temel hak ve özgürlükler alanını genişletirken, AB ve Avrupa Konseyi gibi kurumlarla ilişkilerimize de katkı sağlayacaktır. Eylem planına baktığınızda vize serbestisinin geri kalan kriterlerini de karşılayacak şekilde hazırlandığını görürsünüz. AB'ye tam üyelik için açılması gereken fasıllar var, açılıp da kapanmayan fasıllar var. Bu eylem planıyla beraber fasılların açılış ve kapanış kriterlerini de gerçekleştirmiş olacağız. Hem vize serbestisi konusunda hem de üyelik sürecinin tekrar canlandırılması konusunda bunlar yeterli mi? Bizim tarafımızdan yeterli. Ama AB tarafından yeterli mi? Hayır. Peki ne gerekiyor? Siyasi irade gerekiyor. Yani AB tarafında bir samimiyet ve siyasi irade görmek istiyoruz. Örneğin 23'üncü ve 24'üncü fasıllarla ilgili kriterleri yerine getirdiğimiz halde bu fasıllar bloke edildiği için açılmıyor. Bazı diğer fasıllar da bloke edildi. Siyasi kararlarla bu müzakere süreci sadece yavaşlatılmadı, son zamanlarda durduruldu. Vize serbestisinde 4-5 tane kriter kaldı. Ama bu 4-5 kriterde de çok önemli mesafeler kat ettik. Avrupa Birliği, Gürcistan'a ve Ukrayna'ya gösterdiği esnekliğin yarısını gösterse bugün vize serbestisini başlatabiliriz. Sonuçta biz sadece bunlar için değil, ihtiyacı olduğu için Ankara kriterlerini de esas alarak bu reformları önümüzdeki süreçte de devam ettireceğiz. Ekonomiyle ilgili reform çalışmalarımızı Cumhurbaşkanımız gelecek hafta kamuoyuyla paylaşacak.”

"Yarın deniz yetki alanları konusunu Mısır ile müzakere edebilir, kendi aramızda ileride bir anlaşma imzalayabiliriz"

18 Şubat'ta Mısır'ın Akdeniz'de petrol ve doğal gaz arama çıkarma faaliyetleri için ilan ettiği ruhsat sahalarından 18'inci saha ile Mısır'ın Türk kıta sahanlığı sınırlarını kabul etmesiyle ilgili bir soru üzerine Bakan Çavuşoğlu, “Mısır, Yunanistan ile bir anlaşma imzaladığı zaman da bizim özellikle kıta sahanlığımızın güney sınırları, yani 28'inci boylamın doğusunda BM'ye de kaydettirdiğimiz kıta sahanlığımızın güney sınırlarına saygı duydu, bunu anlaşmada görüyoruz. Bizim kıta sahanlığımızın içine girmeden kendi kıta sahanlığında sismik araştırma veya lisans verme gibi faaliyetlerini sürdürüyor. Bunu yaparken de bizim kıta sahanlığımıza saygı duyuyor, biz bunu olumlu karşılıyoruz. Doğu Akdeniz'de en uzun karası ve sınırları olan iki ülke olarak ilişkilerimizin seyrine göre biz de yarın deniz yetki alanları konusunu Mısır ile müzakere edebilir, kendi aramızda ileride bir anlaşma imzalayabiliriz" değerlendirmesinde bulundu.

İHA

Editör: TE Bilisim