Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2025 yılından itibaren terör başta olmak üzere milli birlik beraberliği tehdit eden akut sorunların sona ereceğini belirterek, “Güney sınırlarımızın ötesinde güvenliği ve istikrarı sağlayıp oralardan kaynaklanan tehditleri ortadan kaldıracağız. Kuzeyimizdeki savaşın sona ermesine katkıda bulunarak ekonomideki programı başarıya ulaştıracağız” dedi.
Erdoğan, 65 yıllık zulmün ardından Baas rejiminin çöktüğünü hatırlatırken, “Ama bakıyorsunuz yasını sadece Türkiye'deki ana muhalefet partisi tutuyor. Ellerinden gelse grup kürsüsünde zalim Esad'a mersiye yakacaklar. Ülke ve milletin hayrına sonuçları olacak hiç bir gelişmeye Türkiye ile ilgili olumlu tek cümleye tahammülleri yok” ifadelerini kullandı. Erdoğan, Türkiye'nin Suriye krizinde insanlık sınavından yüz akıyla çıktığını, AK Parti'den kapıyı çarpıp gidenlerin de kısa sürede hayal kırıklığına uğradığını da kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Balıkesir'de partisinin 8.olağan kongresine katıldı.
Erdoğan, Cumhuriyetin 102 yıllık tarihinin son 22 yılında millete hizmet etme şerefinin AK Parti'ye ve AK Partili kadrolara nasip olduğunu anlatarak, "Milletimize yaptığımız hizmet, tarihe bıraktığımız izler 80 yıl ile mukayese edilemeyecek kadar büyüktür. Tek parti faşizminin ardından gelen çok partili hayata damga vuran darbe, sosyal gerilim, ekonomik kriz felaketleri özellikle hafızalarımızda tüm canlılığıyla durmaktadır. Rahmetli Menderes ve Özal'ın başlattığı kalkınma ve demokratikleşme hamlelerinin karanlık mahfillerde yazılan senaryolarla nasıl akamete uğratıldığını biliyoruz. AK Parti hükümetlerinde, biz de benzer çelmelere, oyunlara, tehditlere maruz kaldık. Gezi olaylarından 17-25 Aralık emniyet yargı darbe girişimine, 15 Temmuz ihanetinden kanlı terör eylemlerine ekonomimizi çökertmeyi amaçlayan manipülasyonlara kadar sayısız sınamalarla yüzleştik. Önceki dönemlerden farklı olarak biz şunu yaptık. Milletimizden aldığımız güçlü destekle tüm bu sinsi operasyonları birer birer bozmayı başardık. Bürokratik oligarşiden bölücü terör örgütüne FETÖ'cü alçaklardan; emperyalistlerin içimize yerleştirdiği uzaktan kumandalı aygıtlara kadar nice hevesleri kursaklarda bıraktık. Biz de elbette yara aldık. Ciddi zorluklarla karşılaştık. Rabbimizin nimetlerine nasıl hamd ediyorsak çetin imtihanlara da sabrettik. Allah'ın bahşettiği kader çizgisi karşısında hiçbir tuzak, ihanet, saldırı, kumpasın netice vermediğini hep beraber yaşayarak gördük. Ne diyor atalarımız 'Sen doğru dur eğri belasını bulur'. Biz de bu hakikati hayatımızda defalarca tecrübe ettik. Bugün yine kimine şükredeceğimiz, kimine sabredeceğimiz imtihanların içinden geçiyoruz" dedi.
"Mülteci ve insanlık düşmanı zihniyetin belasını en yakınındaki verdi"
Türkiye'yi kaosa, kardeş kavgasına sürüklemeyi amaçlayanların tamamına göğüs gerdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "13 yıldır Suriye'de süren kriz, 65 yıllık Baas zulmü Suriye halkının geçtiğimiz haftalarda başlattığı ve zafere ulaşan devrimle sona erdi. Suriye'deki insani kriz süresince ülkemizde misafir ettiğimiz 3,6 milyon ile sınırlarımız ötesinde güvenliklerini sağladığımız ilave 4 milyon kardeşimiz var. Bu yüzden pek çok vicdansız insafsız ahlaksız saldırıya uğradık. Her türlü kışkırtmayı provokasyonu denediler. 14-28 Mayıs seçimlerinde bu mazlumları hedefe gösterip güya seçim kazanmaya çalışan Hitler özentisi muhterisler bile çıktı. Türkiye'yi kaosa, kardeş kavgasına sürüklemeyi amaçlayan bu akımların tamamına göğüs gerdik. Milletimizle sandıkta ırkçı nefrete geçit vermedi. Mülteci ve insanlık düşmanı bu zavallı zihniyetin siyasi belasını ise baba oğul gibiyiz diyen en yakınındaki isimler verdi. "Baba oğul gibiyiz" diyenler şimdi ne oldu. Ankara'daki ofisinde ne kapısını çalan var ne halini hatrını soran var. Ne de ülke gündemine dair fikirlerini merak eden var. Bir köşeye atıldı ve unutuldu. Sosyal medya üzerinden sürekli bize sataşarak bize hakaret ederek bize laf yetiştirerek kendilerini hatırlatmaya çalışıyorlar. Ne yapsalar boş. Ne yapsalar beyhude. Tarihin tozlu raflarında silinip gitmekten kurtulamayacaklar" dedi.
"Esad'a mersiye yakacaklar"
CHP eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen Erdoğan, "Bay Kemal hiç kusura bakmasın; dostları tarafından atıldığı o kuyudan kendisini biz bile kurtaramayız. Sırtına yediği o paslı hançeri biz bile çıkaramayız. Her biri zorluklarla geçen 13 yıl boyunca kardeşlik hukukumuzu koruduk. Mazlumlara kol kanat gerdik. Sonuçta haklı çıkan yine biz olduk. Yani dik durduk. Doğru yerde durduk. İnsanlık sınavını yüz akıyla verdik. Fikri ve zikri eğri olanlar ise müstehakını buldular. 65 yıllık Baas rejiminin düşmesinin yasını sadece Türkiye'deki ana muhalefet partisi tutuyor. Suriye halkının yönetimi ele almasıyla birlikte bu kardeşlerimizden isteyenlerin vatanlarına geri dönüş yolu açıldı. Ama bakıyorsunuz dün evimizi ve ekmeğimizi paylaştığımız Suriyeli muhacirlerin varlığını olumsuz propaganda aracı olarak kullananlar onların ülkelerine dönecek olmasından rahatsızlar. Niye çünkü ellerindeki istismar malzemesi gidecek. Ülkenin geleceği çin söyleyecek tek sözleri, tek bir projeleri olmayanlar bu malzemeyi kaybedince varlık sebeplerinin ortadan kalkacağını biliyorlar. Siyasetçi esnafı tarihlerinin hiç bir döneminde milletin, devletlerinin safında yer almamış, daha doğrusu bunu hiç istememiştir. Bugün de bölgedeki gelişmeleri Türkiye merkezli okuyorlar. 65 yıllık zulmün ardında Baas rejimi düştü. Ama bakıyorsunuz yasını sadece Türkiye'deki ana muhalefet partisi tutuyor. Ellerinden gelse grup kürsüsünde zalim Esad'a mersiye yakacaklar. Ülke ve milletin hayrına sonuçları olacak hiç bir gelişmeye Türkiye ile ilgili olumlu tek cümleye tahammülleri yok. Türkiye'nin bölgesinde anahtar ülke olduğunu tüm dünya biliyor. Ama bu gerçeği Amerika'nın seçilmiş başkanı söyleyince CHP Genel Başkanı ve yönetimini adeta afakanlar basıyor. Sorsan bağımsızlıkçı, hürriyetperverler. Düne kadar kapı kapı dolaşan Amerika'dan ekonomist ithal eden Avrupa'dan aferin alacağız diye savunma sanayisine saldıran siz ve ittifak ortaklarınız değil miydi? Türkiye siyasetini aciz muhalefet yapısına mahkum edenler tarih ve millet önünde mutlaka hesap vereceklerdir. Biz bunların hepsini bir kenara bırakıp kendi işimize bakıyoruz. Milletimizin bizden istediğinin de bu olduğuna inanıyoruz. Kadrolarımızı sürekli yeniliyor ve genişletiyoruz. İl kongrelerinin ardında yapacağımız büyük kongremize büyük önem veriyoruz. Kongremizi Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun bir parçası olan partimizdeki değişim sürecinin önemli dönüm noktası haline getirmek istiyoruz. Alternatif üretme konusunda vizyonda, programda, projede, eser ve hizmette kendi kendimizle yarışıyoruz. Siyasette bile çıtayı yükselterek rekabet şartlarını zorlaştırdık" şeklinde konuştu.
"Yol kazası yaşadık"
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile milletin taleplerine kulak verdiklerini, her işin gayesinin daha çok eser kazandırmak, millete daha çok hizmet getirmek olduğunu kaydederek, “Amacımız büyüyen ve güçlenen Türkiye'yi dünyada en üst seviyeye çıkarmaktır. 23 yıllık siyasi serencamı her biri diğerinden daha büyük başarılarla geçmiştir. Her ne kadar son mahalli seçimlerde Balıkesir'in de aralarında bulunduğu kimi şehirlerimizde arzu etmediğimiz neticeleri alamasak da bunu yol kazası olarak kabul ediyoruz. Allah'ın izni sizlerin gayreti, milletimizin desteğiyle partimiz ve ittifakımız daha uzun yıllar süresince hem Cumhurbaşkanlığı, hem meclis, hem belediyelerde iktidar olmayı sürdürecek. Umudunu bu ülkeye yönlendirmiş herkes için umudu, vizyonu projesi olan tek siyasi ittifak biziz. Güya bizi beğenmediği için kapıyı çarpıp gidenlerin kısa sürede nasıl bir hayal kırıklığına uğradıklarını hep birlikte görüyoruz. Ak Parti ve Cumhur ittifakı olarak Türkiye'nin bugünü ve yarınıyız. Bu çatı; kalbi bu milletin iyiliği, güzelliği, huzuru için atan herkesi altında toplayacak bir yerdir. İdeallerimize inanan davalarımıza inanan hiç kimseye sırtımızı dönmeyiz. Türkiye yüzyılı hayalimizi samimiyetle paylaşan herkesin bu çatı altında toplanmasına, mücadelemize omuz vermesine hayır demeyiz. 85 milyonun fertleri arasında iç cephemizi sağlamlaştırırken siyasette kutuplaşma ve ayrışmanın çoğalması doğru değildir” diye konuştu.
"Terör bitecek, kuzeyde savaş sona erecek, ekonomi başarıya ulaşacak"
Milletin gönlündeki yeri yeniden tahkim etmek gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Egoları cüsselerinden büyük kibir abidelerinin ülkenin kazanımlarını heba etmesinin önüne geçmek için saflarımızı mutlaka sıklaştırmalıyız. Bunun için de milletimizin gönlündeki yerimizi tahkim etmemiz gerekiyor 2025'ten itibaren terör başta olmak üzere, milli birlik beraberliğimizi tehdit eden akut sorunlardan kurtularak güney sınırımızın ötesinde güvenliği ve istikrarı sağlayıp oralardan kaynaklanan tehditleri ortadan kaldırarak kuzeyimizdeki savaşın sona ermesine katkıda bulunarak, ekonomideki programı başarıya ulaştıracağız. Yüksek teknoloji, savunma, enerji kaynaklarında atılımlar yaparak her alanda ülkemizi Türkiye yüzyılı hedeflerimize yaklaştırarak değerlendirmekte kararlıyız. Biz böyle ulvi heyecanla işimizi yaparken, memlekete hayırlı hizmetleri olmayan muhalefet ise milletimizi umutsuzluk bataklığına sürüklüyor. Muhalefet ve muhalif medya mecralarının sürekli karamsarlık pompalamasının gerisindeki niyeti gayet iyi biliyoruz