“Boca es mi religion, Maradona es mi dios, la Bombonera es mi iglesia” Dinim Boca, tanrım Maradona, mabedim la Bombonera. Bu sözler efsane futbolcu Maradona için Boca Juniors Stadının girişine yazılı.
Efsane sporcular serisinin bu haftaki konuğu çocukluğumuzun kahramanı, herkesin hayranlıkla izlediği futbol dehası Diego Armando Maradona. Arjantin’in fakir mahallelerinden birinde 30 Ekim 1960 yılında dünyaya gelen Maradona üç kız kardeşinden sonra ailenin ilk oğluydu. 10 yaşındayken yeteneği keşfedilip mahalle kulübünde oynamaya başlayan Maradona henüz 16 yaşındayken Argentinos Juniors adlı kulüple ilk profesyonel sözleşmesini imzaladı. 1976-1981 yılları arasında bu kulüpte top koşturan Maradona yeteneklerini burada göstermeye başlamıştı. 1981 sezonunun ortasında Boca Juniors’a transfer olup burada ilk lig şampiyonluğunu kazandı.
Şampiyonluğun ardından transfer teklifleri gelmeye başlamıştı ancak Arjantin Futbol Federasyonu 1982 Dünya Kupası sonuna kadar onun ülke dışına transferini yasaklamıştı. 1982 Dünya Kupası’nın ardından 5 milyon Euro gibi rekor bir ücretle dünyanın en pahalı futbolcusu olarak Barcelona’ya transfer oldu. Maradona’nın transferinin ardından Barcelona, İspanya Kral Kupası ve İspanya Süper Kupası’nı kazandı. Atletic Bilbao ile oynanan bir karşılaşmada ayak bileği kırılan Maradona sakatlığının ardından geri döndü ve 58 maçta 38 gol attı, ancak kulüp başkanıyla yaşadığı anlaşmazlıklar sonucu 1984 yılında 6.4 milyon Euro karşılığında yeni bir rekorla yıllarca formasını giyeceği ve efsanesi olacağı İtalya’nın Napoli takımına transfer oldu.
Maradona’nın kariyerinin en parlak dönemini yaşadığı Napoli takımı onun gelişiyle ligin en güçlü takımlarından biri haline geldi. İki kez lig şampiyonluğu, bir UEFA Kupası, bir İtalya Kupası ve bir kez de İtalya Süper Kupası kazanılan yıllarda Maradona da ligde gol kralı oldu. Daha sonra Maradona’nın Napoli’de giydiği 10 numaralı forma onun anısına emekliye ayrıldı.
1986’da Arjantin ile İngiltere arasında oynanan maç dünya tarihine geçti. İki ülke arasında yapılan Falkland Savaşı nedeniyle bir rövanş maçı gibi görülen karşılaşmada İngiltere’yi 2-1 yenen Arjantin’in iki golünü de Maradona attı. “Tanrının Eli” diye bilinen ilk golünden sadece dört dakika sonra ikinci golünü attı ve altı İngiliz oyuncuyu geçerek attığı bu gol FIFA tarafından FIFA Dünya Kupası tarihinin en iyi golü seçildi.
Uyuşturucu kullandığı maç sonrası rutin bir kontrolde ortaya çıkan Maradona’nın futbol kariyeri Napoli’nin ardından Sevilla, Newell’s Old Boys ve son olarakta eski takımı Boca Juniors’ta devam etti. Futbolu bıraktıktan sonra geçirdiği bir rahatsızlığın ardından Küba’da tedavi gören Maradona’nın Küba’nın efsanevi lideri Fidel Castro ile de samimi bir dostluğu vardı, aynı zamanda latin devrimci Che Guevera’nın da hayranıydı. Hatta bu yüzden ABD Maradona’ya vize bile vermemişti. 25 Kasım 2020’de hayatını kaybeden efsane futbolcu Diego Armando Maradona için Boca Juniors stadının girişinde şu sözler yazılıdır. “ Boca es mi religion, Maradona es mi dios, la Bombonera es mi iglesia” türkçesi: dinim Boca, tanrım Maradona, mabedim Bombonera.