“Gebelikte kına ya da bitkisel saç boyaları tercih edilmeli”

“HERHANGİ BİR RİSK YOKSA UÇAK YOLCULUĞU YAPILABİLİR” Op. Dr. Derviş Özer, gebelik döneminde önceden herhangi bir sorun yoksa uçak yolculuğunun da gebelikte risk oluşturmayacağını ifade etti. Yolcuların geçtiği güvenlik kontrol noktalarında yer alan metal dedektörlerin de gebeler açısında risk oluşturmadığını ifade eden Özer, şunları söyledi: “Gebeler, bacaklarda aynı sıkışık pozisyonun uzun süre korunmasına bağlı kan pıhtısı oluşması ve bunun akciğere atılması sonucu gelişen ciddi durum riskini azaltmak için uzun mesafe aralıklı koltukları tercih etmeleri gerekir. Ayrıca zaman zaman bacaklarını hareket ettirmeleri ve masaj yapmaları belki varis çorabı tercih etmeleri bu riski daha da azaltabilir. Tıpkı diğer yolcular gibi gebe yolcular da uçuş süresinde emniyet kemerlerini bağlı bulundurmalıdır. Emniyet kemeri ise karnın alt tarafında leğen kemiği çıkıntıları üzerine gelecek şekilde bağlanmalıdır.” Doğuma yakın olduğu için pek çok havayolu şirketinin gebeliğin 36. haftasından sonra gebelere uçuş izni vermediklerini ifade eden Özer, “İkiz veya çoğul gebeliği bulunan hamileler ise 32. haftadan sonra uçuşa alınmamaktalar. 28. haftayı doldurmamış hamile yolculardan da uçağa biniş için rapor istenmemektedir. 28. haftadan büyük gebeliği olan çoğul gebelerde 32. haftaya; tekil gebelerde ise 36. haftaya kadar, 7 günden eski olmayan hekim raporu ile uçuşa kabul mümkün olabilmektedir” dedi. “GEBELİKTE KİMYASAL KULLANIMI İLE İLGİLİ DATALAR KISITLI” Gebelerin en çok merak ettiği konulardan birisi olan gebelikte saç bakımına ilişkin de konuşan Özer, üreticilerin kimyasalların formüllerinin sık sık değiştirildiğini söyledi. Kimyasalların gebelik üzerindeki etkilerinin genel olarak değerlendirilmediğini ve bu nedenle gebelikte kimyasal kullanımı ile ilgili dataların kısıtlı olduğunu ifade eden Özer, “Gebelikte kullanılan saç boyalarının çok az kısmının deriden emilerek vücuda geçtiği bilinmektedir, bu miktardaki kimyasalın da bebekte sorun yaratacak düzeyde olduğunu söylemek mümkün değildir” dedi. Özer, kimyasal saç boyasının deriden az miktarda emildiğini ve bundan dolayı saç boyalarının gebelikte güvenli olabileceğini belirterek, yine de tedbir olarak bebeğin organlarının oluştuğu ilk 3 ayda saç boyatmaktan kaçınılması gerektiğini söyledi. “KINA YA DA BİTKİSEL BOYALAR TERCİH EDİLEBİLİR” “Her ne kadar emilim çok düşük miktarda ise de hava ile kimyasalların solunmasının bebeğin gelişimini etkileyeceği kaygısı bulunmaktadır” ifadelerini kullanan Özer, “Saça uygulanan kalıcı boyaların pek çoğu güçlü bir kimyasal olan amonyak içermektedir. Bundan dolayı gebeler saçlarını boyatırken boyanın içinde amonyak olup olmadığını teyit etmeli, eğer boya amonyak barındırıyorsa o boyadan kaçınılmalıdır” dedi. Kısa süreli kalan boya ve makyajların gebelerde daha güvenli olduğunu ifade eden Özer, “Kına ya da bitkisel boyaların gebelik döneminde tercih edilmesi daha güvenli olacaktır” diye konuştu. Gebelerin saç bakımı yaptırdıklarında nelere dikkat etmeleri gerektiğine ilişkin bilgiler veren Özer şu noktalara değindi: “Saç boyatmak için ikinci trimester yani 12. haftadan sonrasının beklenmesi daha sağlıklı olacaktır Boyanın yapıldığı esnada ise gebenin iyi havalandırılmış bir alanda bakım yaptırması önerilir. Ayrıca saçlara uygulanan kimyasalın saçta gereğinden fazla kalmamasına da özen gösterilmelidir. Gebe eğer ki saçlarını kendisi boyuyorsa boma aşırasında ellerine muhakkak eldiven giymeli, bakım sonrasında ise gebe saçlarını mutlaka yıkamalıdır. Bununla birlikte ürünün bilgi ve içeriği uygulama öncesinde okunmalı, vücudun alerjik reaksiyon olup olmadığı ise vücuda az miktarda uygulanarak test edilmelidir. Eğer ki önceden denenen bir ürünse bu durumda bu teste gerek kalmayabilir. Kirpik boyaları ise göze zarar vereceğinden dolayı kesinlikle tercih edilmemelidir.” [caption id="attachment_78069" align="alignnone" width="692"] Dr. Derviş Özer[/caption] “EMZİRME DÖNEMİNDE SAÇ BOYATILABİLİR” Kozmetik uzman olarak çalışan gebelerin ne yapması gerektiğine dair de bilgiler veren Özer, şunları söyledi: “Kuaförlerin gebelikte riskleri çalışma koşullarına, kimyasallara kaç saat maruz kaldıklarına ve saçla uğraşan ellerindeki maruziyete bağlıdır. Çalışmalar gelişmiş boya formülleri ve daha iyi çalışma koşulları nedeniyle kuaförlerde riskin az olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte çalışma koşullarının düzenlenmesi de önemlidir. Eğer ki çalışma alanı iyi havalandırılıyor, koruyucu eldivenler kullanılıyor ise ortam bir nebze güvenli olabilir. Bununla birlikte kuaförde çalışan gebeye çalışma alanında yiyecek içecek tüketmemesi de önerilebilir. Bu önerilere uyulduğu takdirde kimyasala maruz kalma oranı da düşecektir.” Emzirme döneminde saç bakımı ve boyatmak üzerine konuşan Özer, “Saç kimyasalları ve boyalar ciltten çok az emildiğinden süte geçmediği düşünülmektedir. Bu nedenle emzirme döneminde sakıncaları yoktur” dedi. (Türkan ÇATAL YILDIZ)