Konya’da parkta şiddet gördüğünü düşündüğü bir kadına yardım etmek isterken meydana gelen olayda kadının sevgilisi Özgür Duran’ın ölümüne sebep olan Kadir Şeker hakkında açılan davanın ilk duruşması korona virüs tedbirleri kapsamında cezaevinden SEGBİS bağlantısı ile yapıldı. Kadir Şeker'in yapılan korona virüs testinin pozitif çıktığı ve durumun iyi olduğu öğrenilirken, duruşmada, üniversiteye hazırlık öğrencisi Şeker’in tutukluluk halinin devamına karar verildi, esasa girilmedi.
Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca Kadir Şeker hakkında geçen ay “kasten adam öldürme, haksız tahrik ve silahtan sayılan bıçak" suçundan iddianame hazırlandı. Şeker için tahrik indirimi uygulanarak 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istendi. Ayrıca olayda kullanan bıçaktan da 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmesi talep edildi. Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşması korona virüs tedbirleri nedeniyle SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile gerçekleştirildi. Duruşmada, korona virüs tedbirlerinin kaldırılmasının ardından daha sağlıklı bir yargılama yapılabilmesi için esasa girilmezken, tanık dinlenmedi, delil değerlendirmesi yapılmadı. Kadir Şeker'in SEGBİS ile bağlandığı duruşmada avukatları Şeker için tahliye talebinde bulundu. Mahkeme Şeker'in tutukluluk halinin devamına karar verdi.
"Tutukluluk durumunun devamına karar verildi"
Duruşmanın ardından açıklama yapan Kadir Şeker'in avukatı Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, duruşmanın aslından 29 Nisan tarihinde olacağını söyledi. Korona virüs salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında mahkemece duruşma tarihinin bugüne alındığını ifade eden Aladağ, "Bizlere de bilgi verildi. Sanık Kadir Şeker duruşmada bizzat hazır edilmedi, tedbirler kapsamında SEGBİS'den bağlandı. Mahkeme heyeti sorduğunda da eski ifadesini aynen tekrar ettiğini ve tahliyesini talep ettiğini ifade etti. Burada bulunan müdafi arkadaşlar olarak biz de esasa dair savunmalarımızı ileriki aşamalarda yapacağımızı beyan ettik. Ancak Kadir'in bir kader mahkumu olduğunu sıraladık, asla bir öldürme kastının olmadığını, taraflarla önceden tanışmadığını, sadece ve sadece yüksek sesle gelen bir kadına yardımcı olmak ihtiyacı ile orada bulunduğunu, o sese kulak verdiğini bir kez daha çok kısa ve tutukluluğa itiraz şeklinde değerlendirmeye çalıştık. Her 3 meslektaşım da aynı şekilde ifade verdi. Dolayısıyla netice olarak mahkeme heyetinden en ağır adli kontrolü uygulayın ama Kadir Şeker'i tahliye edin şeklinde nihai olarak bir talepte bulunduk. Mahkeme heyeti kısa bir değerlendirmenin ardından mevcut delil durumu, dosya durumu itibariyle tutukluluk durumunun devamına, yeni duruşma tarihinin 24 Haziran 2020 tarihine bırakılmasına karar verdi. Ardından mevzuatımızda yer alan bir hüküm gereğiyle tutukluluk halinin 27 Mayıs 2020 tarihinde yeniden gözden geçirilmesi kararını verdi" dedi.
"Kadir'in korona virüs testi pozitif çıktı, sağlık durumu iyi"
Kadir'e sağlık durumunu sorduklarını kaydeden Başkan Aladağ, Kadir Şeker'in korona virüs sonucunun pozitif çıktığını ancak sağlık durumunun iyi olduğunu belirtti.
"İddianame adam öldürme ardından haksız tahrik şeklinde hazırlandı ama bu iddanameye katılmadığımızı her seferinde dile getirmeye çalıştık"
İddianamenin adam öldürme ardından haksız tahrik şeklinde hazırlandığını anlatan Aladağ, "Biz bu iddanameye katılmadığımızı he seferinde dile getirmeye çalıştık. Bir kez daha yineliyoruz. Neticesi itibariyle bir ölüm gerçekleşmiştir. Kasten adam öldürme değil yaralama belki olabilir. Arkadaşımız ardından yineledi. Ardından TCK 27. Maddeniin 2. Fıkrası yani meşru müdafa sınırlarının aşılması. Defalarca dile getirmeye çalıştık. Kadir olayın ardından geldiği yöne gitmeye devam ediyor. Arkasından küfür şiddet ve hakarete maruz kalıyor. Yere düşüyor, daha kuvvetli bir insanın şiddeti altında bu saldırıyı def etme şansına sahip değil. istemeden, sadece koruma amaçlı olarak üzerinde taşıdığı bıçağı kullanmak mecburiyetinde kalıyor. Kadir tarafları tanımıyor. Kadir'in vatandaşı öldürme kastı asla yok. Kadir şiddete, ağır hakarete ve küfre maruz kalmasa bu olay bu şekilde neticelenmeyeceğini hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bizim savunmamızın temeli özetle meşru müdafa sınırlarının aşılması denen TCK 27/2'de tarif edilen kısımlarında yoğunlaşacaktır" diye konuştu.
İHA
Editör: TE Bilisim