Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, haftalık basın toplantısında Altındağ Kayalar Mahallesi’ndeki yıkımları değerlendirdi. Mahallede başlayan kentsel dönüşüm ile özgün dokunun yok edildiğini belirten Candan, “Taksilerle bile girerken zorlandığınız dar sokaklara, yaşam alanlarına dozerlerle giriyorlar. Önce binayı kundaklıyorlar, sonra bina yanıyor, yanan binaya da metruk diyerek yıkıyorlar. Yapılacak olan evleri de bize tarihi diye yutturuyorlar. Kayalar Mahallesi’ne yıkım değil, bakım lazım” dedi. Üniversitelerin tarihi Kayalar Mahallesi hakkında araştırma yapmadıklarından yakınan Candan, üniversitelere ve mimarlık fakültelerine seslenerek, “Bu tarihi mahallede çalışma yapılmalı. Envanter çıkarılarak yüksek lisans ve doktora tezleri yazılmalıdır. Kayalar Mahallesi Altındağ Belediyesi’nin sınırları içerisinde yer alıyor olabilir ama Ankara Büyükşehir alana sahip çıkmalıdır” ifadelerini kullandı. “ALTINDAĞ BELEDİYESİ AKLA ZİYAN BİR HAREKET İÇERİSİNDEDİR” Altındağ Belediyesi’ne bilim aklıyla hareket etme çağrısında bulunan Candan, “Bu mahalleye fil gibi girip davranamazsınız. Bu mahallenin bir tarihi değeri var. Bu değer göz önünde bulundurulmalıdır. Altındağ belediyesi bu bölgeye dair bütün envanterleri kamuoyuna açması gerekir. Bu envanterlerle birlikte buraya nasıl bir potansiyel düşünülüyor, nasıl bir dönüşüm öngörülüyor, bu projeler kimlerle, nasıl yapıldı ve niye yapılıyor? Bunların açıklanması gerekir. Burada bir mülkiyet el değiştirmesi var. Bunun açıklanması gerekir. Burası şuan, Ankara’nın kale çevresindeki en özgü bölgelerinden birisi. Biz buraya Hacı Bayram’da ve Hamamönü’nde yapılan dört katlı tarihi binalar gibi eserler istemiyoruz. Hemen karşısında yapılan TOKİ blokları gibi dönüşüm projeleri istemiyoruz. Bu yıkıntıların arasında mimari tarihin izleri var yaşanmışlık var. Yıktığınız her yapının ve mimarinin bir geçmişi adı var. Tüm bunlardan yoksun yıkım sürecinin içine girmek akla ziyan bir durumdur. Altındağ Belediyesi akla ziyan bir hareket içerisindedir. İnsanlar ve Ankaralılar bunun farkında değiller” şeklinde konuştu. “SELÇUKLU VE OSMANLI DÖNEMİNE AİT MEZARLAR VAR” Kayalar Mahallesi’ni kentsel dönüşüm süreciyle birlikte turizm adı altında kalenin ziyaretçilerinin artırılması çerçevesinde, özellikle son birkaç yıldır devam eden Ulus projesinin devamı olarak gördüklerini belirten Candan, “Dokunun bütünselliğini ifade eden bir yapı var. Bu bütünsellik dikkate alınmamış durumda. Bölgede Kırk Kadılar Mezarlığı var. Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait mezarlar, Kırklar Makamı olarak biliniyor. Ahi Elvan’ın mezar taşları burada bulunuyor. Bu mezar taşı işlemeleri ile birlikte sanatsal özellikleri var. Yine çok eski tarihi cami ve sivil mimari örnekleri bulunuyor. Bir kentsel doku var, bir yaşam, bir şenlik var. Ama bir taraftan da kundaklamalarla birlikte evler yıkılıyor, yanıyor. Sonrasında da yıkılıyor ve insanların elinden çok ucuza alınıyor” dedi. “MAHALLE OPERASYONLARLA CİDDİ BİR SUÇ MAHALLİ HALİNE GETİRİLİYOR” Kentsel dönüşüm ve yıkımın gizli kapaklı yapıldığını savunan Candan, “Sadece açıklama yapılıyor. Kalenin turizm potansiyeli artacak, kalenin trafiğini rahatlatacağız deniliyor. Oysa bu kentin yüzyıllar öncesine dayanan kent dokusunun örneklerinin korunması gerekiyor. Kayabaşı Mahallesi’ndeki şenliğin devam etmesi gerekiyor. Mahalle operasyonlarla ciddi bir suç mahalli haline getiriliyor. Bu bölgede özgün bir belgeleme çalışması yapılmalıdır. Özgün değerlerin korunması ve geliştirilmesi gerekir. Yıkımın aksine bakım yapılmalıdır. Maalesef bir kentin kaderi ve dokusu değiştirilirken, sürekli karşıya kaldığımız durum aynı oluyor. Sulukule’de, İsmetpaşa’da, Hacıbayram’da da bunu yaptılar. Bunu bize yutturmaya çalışıyorlar. Biz Kayabaşı Mahallesini mercek altına alıyoruz. Buradaki her adımı, her süreci yakından takip edeceğiz. Mimarlar odası olarak insanların yerlerinden edilmesini, kültürel varlıkların yok edilmesine, yerinden edinmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Kadir GÜRHAN
