Senkron Müzik kursu müdürü Ömer Kumaş, ‘’5 yıldır Senkron Müzik’in hem kurucusu hem müdürüyüm. Senkron Müzik 2006’dan beri Milli Eğitime bağlı bir kurum olarak faaliyette. Milli Eğitime bağlı olmak bir kriterdir. 5580 sayılı kanuna göre; bir kurs açılacaksa, Milli Eğitime bağlı olması gerekir. Belli standartlar ve kriterler vardır. Ancak bunları sağlayan yerlere Milli Eğitim Bakanlığı onay verir. Günümüzde kaçak, merdiven altı kurslar çok fazla var. Kızılay’da milli eğitime bağlı çok fazla yer kalmadı. 5-6 tane taş çatlasa kalmıştır. Çoğu kaçak olarak çalışıyor çünkü onların, en basitinden bir yangın merdiveni sıkıntısı vardır. Bizde yangın merdiveni olması gerekir. Dersliklerin belli bir metrekarede olması gerekir. Çoğu yer standartları sağlayamıyor. Sağlansa da kiralar çok uç oluyor. 2005’te ismimiz Pan Müzik’ti. 2006’dan itibaren de Senkron Müzik olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz’’ dedi.
ÖĞRENCİ BİZİ SEÇİYOR BİZ DE ÖĞRENCİYİ
Müzik kursuna öğrencilerin yeteneklerine göre bilgilendirerek kabul ettiklerini ve bu konuda seçici davrandıklarına değinen Kumaş, ‘’Biz sadece müzik eğitimi veren bir kurumuz. Sonuçta bu bir ticaret, özel bir kurumuz. Bunun içine baleyi de sokabilirsiniz. Resim, tiyatro da girebilir ama biz bunu çok fazla etik bulmuyoruz. Eskiden düşündük, müziğin içinde hepsi olabilir dedik. Sanatla uğraşıyorsunuz. Dans da katalım, resmi de katalım, tiyatroyu da katalım dediğimizde çok sıkıntı çıktı. Ne kadar genişlerseniz o kadar problem yaşıyorsunuz. İlk yılımızda bunu denedik çünkü o an bir heyecan vardı. Ticaret yapacağız, sanatla uğraşıyoruz, hepsini bir arada yapalım diye düşündük ama baktık ki öyle olmuyormuş. Son dört yıldır sadece müzik eğitimi ve tüm enstrümanların eğitimini veriyoruz. Özellikle batı müziği enstrümanları önceliğimiz. Milli eğitim sertifikaları da batı müziği sertifikalarıdır. Ut ekstra olarak vardır. Ortalama 450-500’e yakın müzik öğrencimiz oluyor. Buraya ilk geldiğimizde 10 öğrenci ile başladık. Bu sektördeki sıkıntıları bildiğimiz için işimizi en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Hoca ne kadar iyi olursa öğrenciler o kadar fazla gelecektir. Uzun soluklu geleceklerdir. Eğitim almak isteyen açısından bu uzun süreli bir iştir. Biz öğrencilerimizi seçmeye çalışıyoruz. Çok fazla kursiyer istemiyoruz çünkü sayı yüksek olunca öğrenciler bir şey öğrenemez. Biz öğrencileri seçiyoruz öğrenciler de bizi seçsin istiyoruz. Bütün koşullar uygun olduktan sonra derslerimize başlıyoruz’’ ifadelerini kullandı.
MÜZİK ALETLERİNİN KRİTERLERİ VAR
Müzik aleti çalmak için fizyolojik yapının da önemli bir kriter olduğunu anlatan Kumaş, ‘’İlk başta sıfırdan başlatıyoruz ve öğrencinin müzik aletine yatkın olup olmadığına bakıyoruz. Örneğin; flüt çalmak isteyen birinin dudak ve diş yapısının uygun olması gerekiyor. Belli enstrümanlarda kriterimiz vardır. Örnek vermek gerekirse, Çello çalmak isteyen biri 1.50 cm boyunda olmamalı. Kol uzunluğu ve boyunun uygun olması gerekir. Bunun yanında Keman için müzik kulağının uygun olması gerekiyor. Kötü ise başlatmıyoruz. Başlatsak bile söylüyoruz. Bak sen bir yılda bu seviyeye gelemezsin diyoruz. Çünkü malum Türk insanı biraz sabırsız. Hemen öğrenip hemen çalmak derdine düşecektir. Biz onu söyleyelim ki bu bilinçle gelsinler çünkü bir yıl gelip hiçbir şey olmadığını görecektir. Biz onu söylemek zorundayız. O yüzden bir yönlendirme yapıyoruz. Bakıyoruz uygun olup olmadığına. Uygun enstrümanı bulmaya çalışıyoruz ve uzun vadeli öğrenci arıyoruz. Burada sadece müzik eğitimi veriyoruz. Grup dersimiz asla yoktur. Hepsi bireyseldir’’ şeklinde konuştu.
SANAT FAALİYETİNE TEOG’TA EK PUAN
Yaz aylarında kursiyer öğrenci sayısının düştüğünü ama MEB’in TEOG sınavında sanat ve spor faaliyeti gösteren öğrencilere ek puan vereceğini açıkladıktan sonra taleplerin yükseldiğini hatırlatan Kumaş, ‘’Yazın öğrenci sayısı düşüyor. Şu anda 300-350 arası öğrencimiz var. Okul döneminde kursiyer sayımız daha yüksek oluyor. Oranlara baktığımızda geçen sene kursiyer sayımız yüzde 50-60 oranında düşüyordu. Bu sene bu oran yüzde 40 şeklinde oldu. Bunun da sebebi, Milli Eğitim, artık TEOG’ta sanat ve sporla uğraşan öğrencilere ek puan verecek. Bundan dolayı yoğun bir talep var. Bizim yüzde 50’ye yakın öğrencimiz üniversite öğrencisi. Bunların hepsi şu anda memleketlerindeler. Dönem başlayınca tekrar geliyorlar. Bu nedenle yaz aylarında, kursiyer sayımız biraz düşüyor’’ yorumunu yaptı.
YURTDIŞINDA MÜZİK KOLEJİ İMKANI
Senkron Müzik Kursu’nda yurtdışı müzik kolejlerinde eğitim almayı sağlayan bir sertifika programı bulunduğunu belirten Kumaş, ‘’Müzik okulları ve konservatuvarlara hazırlıyoruz. Tüm eğitimleri alabiliyorsunuz. En büyük avantajımız, kursumuzun MEB onaylı sertifika vermesi. Bir de bizim uluslararası sertifikamız vardır. Bu yurtdışında geçerli bir belgedir. İngiltere’den bir kurul, kursumuza gelerek sınav yapmaktadır, başarılı olan öğrenciler müzik kolejinden mezuniyet hakkı kazanıyor. Devamında da müzik öğretmenliği ya da konservatuvarda okuyabiliyorsunuz. Bu eğitim 4 ila 6 yıl arasında tamamlanır. YÖK tarafında denklik almanız da mümkündür. Artık veliler de bilinçlendi bu nedenle onaylı bir sertifikanın öneminin farkındalar. Eskiden merdiven altı dediğimiz, belgesiz ve ucuz kurslara çocuklarını yazdırıyorlardı. Ama oralarda şöyle bir sıkıntı var, biz velilerimize onu da söylüyoruz. O tarz yerlerde 2 yıl eğitim alın, öğrenci sonunda bırakacaktır. Bıraktığınız zaman müzik nankördür. Tüm öğrendiğiniz şeyler bir süre sonra uçar gider. Bu neden bizim kurumumuzdaki gibi kurslara gelirseniz, müzik eğitiminizi ve bilginizi belgelendirmiş olursunuz. Elinizde en azından bir belgeniz olur ve paranız, emeğiniz boşa gitmez. Kimse de sizi bir daha sorgulamaz. Bu işi profesyonel yapmayacaksanız, 3 yıl sonra öğrendiğiniz her şeyi unutursunuz. Bir de uluslararası belgemizin çok büyük avantajı vardır. Yurtdışında burs kazanabilir, sosyal açıdan kendinizi kanıtlamış olursunuz. Böyle bir belgeyle, hem burs olanağınız hem de kabul edilme oranınız artacaktır. Kursumuzda en çok tercih edilen müzik aleti piyano. 200’e yakın öğrencimiz piyano eğitimi alıyor. Şöyle söyleyeyim 17 hocamızın 9’u piyano hocası’’ dedi.
(Rozita Merve Hamidi)