CHP Lideri Başkanı Özel, partisinin grup toplantısında konuştu. Özel, gruplarının önerge hazırlayacağını belirterek, “Dün akşam maalesef memleketim sayılacak büyükşehir İzmir'den büyük bir facia haberi aldık. Bugün sabah erken saatlerden itibaren Selçuk'ta o büyük acıyı hafifletebilmek için orada bulunan arkadaşlarımızla temas halindeyiz. Belediye Başkanı'mız yurt dışındaydı, ilk vasıtayla dönüşte. Maalesef çok büyük bir acı. Öğrendikçe insanın içi yanıyor. Emekli bir felsefe öğretmeninin kızı Melisa, 22 yaşında bir evlilik yapıyor kendi tercihiyle. Hurda toplayarak yaşamını sürdüren bir erkekle evleniyor. O günden sonra 5 yaşında olan Nefes, 4 yaşında olan Beril, 3 yaşında Aslan, 2 yaşında Masal, 1 yaşında Aras Bulut. Her sene bir evladı oluyor. Eşi hapse giriyor, çeşitli suç kayıtları var. Bu sefer kendisi başlıyor hurda toplamaya. Evde yanan bir soba, en büyüğü 5 yaşında olan 5 çocuk ve büyük bir felaketle karşı karşıya kalınıyor” ifadelerini kullandı.
Özel şöyle konuştu: “Türkiye'de yoksulluk, güvencesizlik, felaketlere karşı ya da aile içinde yaşananlara karşı; kadınların dirençsizliği, sosyal devletin kanunlarla korunması gereken o çocuklar noktasında düştüğü birtakım acizler buna kimse gözü kulağı kapalı kalamaz. Grubumuz bir araştırma önergesi yazacak. Türkiye'de korunmaya muhtaç çocukların bu durumundan ailenin itirazı, başka durumlar, objektif kriterler, bağımsız kurumlar, sivil toplumun dahil edilmesi eksik neyse benzer vakalar bir daha yaşanmasın diye bir araştırma komisyonu kurulmasını teklif edeceğiz. Bu meseleyi de çok yakından hep birlikte takip edeceğiz.”

Özel, Atatürk'ün ölüm yıl dönümüne ilişkin olarak, “Birileri işine gelince Atatürkçü olanlar, Atatürk'e zerre muhabbet besleyen ‘Ne ölüme ne dirime' diyen meczupların hastanesine de cenazesine de koşanlar ama 15 Temmuz akşamı ‘Atatürk posteri bulun. İl Başkanlıklarımıza asın' diyenler, sıkıştığında, kafası bozulduğunda dönüp ‘iki ayyaş' deyip, sıkıştığında ‘Keşke 10 yıl daha yaşasaydı' diyenlerin samimiyetini, bu milletimiz vicdan terazisinde tartıyor. Bu milletin Atatürk'e sadakatini her 10 Kasım'da görüyoruz, görmeye de devam edeceğiz."  şeklinde konuştu.

Genel Başkan Özgür Özel, “CHP olarak öneriyoruz; emekli maaşı asgari ücrete denk olmalıdır ve derhal bu ay her emekliye bir asgari ücret, 17 bin liralık maaş bu aydan itibaren yatırılmalıdır.” dedi.

Bursa'da kar yolları kapattı Bursa'da kar yolları kapattı

Hükümeti ekonomi üzerinden eleştiren Özel, “AK Parti'nin memur 7.5 emekliye aylık maliyeti 5.5 altın, asgari ücretliye Erdoğan hükümetlerinin maliyeti 4.5 altın. Biz hem pazarda hem kahvelerde, meydanlarda, sokaklarda emekliye asgari ücretliye memura çiftçiye bütçe istiyoruz, vatandaşın bütçe hakkını savunuyoruz. En düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu, bugün 2,5 çeyrek altın. AKP'nin her emekliye aylık maliyeti 5,5 çeyrek altın. Asgari ücret 7 çeyrek altın alıyordu, bugün 3 çeyrek altın. Asgari ücretliye Erdoğan hükümetlerinin maliyetleri ayda 4 çeyrek altın.”  diye konuştu.

"Asgari ücret talebimiz 30 bin TL, bunun altında biz yokuz”

"Emekli maaşı asgari ücrete eşit olmalıdır" diyen Özel, “Emekli Dernekleri Başkanı dedi ki 1 Ocak'ı bile bekleyemeyiz, bize nefes aldırsınlar. CHP olarak öneriyoruz; emekli maaşı asgari ücrete denk olmalıdır ve derhal bu ay her emekliye bir asgari ücret, 17 bin liralık maaş bu aydan itibaren yatırılmalıdır” dedi.
Asgari ücretin 1 Ocak tarihinde zamlanacağını belirten Özel, “Biliyorsunuz; asgari ücret için 14 Mayıs seçimlerinden önce Erdoğan 'Yılda dört kez zam vermeyi düşünebiliriz' dedi. Seçim bitti, iktidar oldu. Temmuzda dahi zam yapmadı, şimdi zam verilse bile telafi edici olmuyor. Bir de utanmadan gerçekleşen değil, beklenti enflasyonuna göre zam vermeyi tartışıyorlar. Bunlar enflasyonu kendileri bile tutturamıyorlar. Ama zammı gerçekleşen değil, beklenti enflasyonuna göre yapıp aradaki farkı kazık olarak asgari ücretliye atacaklar. Krizin faturasını asgari ücretliye kesecekler. Bütün sendikalara çağrımız budur; asgari ücret talebimiz 30 bin TL, bunun altında biz yokuz.”
  ifadelerini kullandı.

Özel, etki ajanlığı maddesinin de içinde bulunduğu noterlik kanun teklifine değinerek, “Etki ajanlığını geçtiğimiz yasama yılında getirdiler, direndik geri çektiler. Şimdi noterlik düzenlemesi ile getirmek istiyorlar. Muhalefet, muhalif gazeteciler, öğrenciler, köyünü koruyan köylüler için bir sopa olarak getirmek istiyorlar. Öyle bir düzenleme yapmışlar ki, hukukun en temel beklentisini, nedenselliği bile aramadan, 'Birisi bana muhalifse ben onu başkalarının etki ajanı olarak nitelendiririm, içeri atarım, kimseyi de konuşturmam'. Yabancı ülkenin buradaki taşeronu yakalanınca bir buçuk yıl ceza verebiliyoruz. Ama senin yazdığın gibi olursa, akademisyen yurt dışından fon bulur, etki ajanısın diyecekler. Gazeteci dışarıdan fon bulur, yayın yapar, etki ajanısın diyecekler. Öğrenciye diyecekler, muhalefet milletvekillerine diyecekler. Otoriterlik bulaşıcı, birbirlerinden öğreniyorlar. Bu etki ajanlığının patenti Putin'de. NATO Parlamenterler Meclisin'de bu düzenlemenin demokrasiye tehdit olduğu karara bağlanmış. 18 üyenin 8'i AK Partili, 2'si MHP'li. Bu 10 arkadaş NATO'da demokrasiye aykırı diye imza atmışlar. Devlet Bey için kolay, iki tanesini partiden atar. Tayyip Bey ne yapacak? Son sözümüz budur: Kırmızı alarm. Hayvan hakları ve kadına şiddet yasasında olduğu gibi kırmızı alarm. Tüm milletvekillerimiz etki ajanlığı yasasını geçirmemek için ellerinden ne geliyorsa onu yapacaklar."  diye konuştu.

Özel, CHP'li belediyelerin okullarda su sebili uygulaması yaptıklarını belirterek, “Parası olan gidip su içecek, parası olmayan yutkunacak, dayanamayacak ve tuvaletten sağlıksız su içecek. AK Parti'nin yöneticilerine bir kez daha söylüyorum; biz öğrencilere yemek ve su vermeye, okulları temizlemeye hazırız ve talibiz. Partizanlık yapıp çocukları hasta etmeyin, aç ve susuz bırakmayın."  diye konuştu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek‘i hedef alan Özel, “Ahmet Özer 13 gündür tutuklu. Dün Serdar Ortaç, hakkında iddia var, gece evine gitmişler. Kapıyı çalmışlar, duymayınca beklemişler. Uyanıp kapıyı açınca ifadeye davet etmişler. Doğrusu bu. Ahmet Özer'in kapısını balyozla kırdılar, eşini duvara vurdular. Canlı bombaymışçasına özel timle girip o şartlar altında yatağından kaldırıp itibarsızlaştırdılar. Aramada avukat sokmadılar eve. Güya buldukları delillerle bir sürü yalan attılar. 'Remzi Kartal ile telefonda görüştü' diyorlar, kanıtı yok. Ama konuşan 2 tane AK Partili var. Velev ki görüştü, o gün akademisyen. AK Parti'li olup olmamayla bir şey değişiyorsa bu nasıl hukuk sistemi? Ne 'terör örgütü üyesi'? Ahmet Özer atadıysa şu PKK'lıları bir de biz görelim dedik, 12 gün sokmadılar. En sonunda girdik. Dediler ki kayyımı gördünüz mü? Şeytan görsün yüzünü. Gösteremediler. Bize göstere göstere seçilmiş CHP'li üyelerin boş grup odalarını gösterdiler. AKP'li giriyor babasının evine girer gibi ama CHP'ye yasak. Neden? Ahmet Özer aleyhine delil uyduracaklar."  ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA