Çorbacı: "FETÖ konusunda sonuna kadar hükümetimizin yanındayız"

“YURT İÇİNDE OLDUĞU KADAR YURT DIŞINDA DA BAŞARILI BİR EĞİTİM SİSTEMİZ VAR” Kurucuları Enver Yücel’in, eğitim ve öğretime sunduğu katkılardan dolayı 2008 yılında TBMM tarafından ‘Üstün Hizmet Ödülü’nü’, 2012 yılında da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un elinden de ‘Küresel Eğitime Katkı’ Ödülü aldığını söyleyen Çorbacı, “Kurucumuzun yaptığı çalışmalar sadece Türkiye bünyesinde değil, Yurtdışında da farklı çalışmaları var. Hem yurt içinde hem de yurt dışında çok fazla çalışmamız olduğu gibi, eğitim kurumlarımız da bulunuyor. ABD, Kanada, Çin ve İspanya gibi ülkelerde dil okullarımız bulunmaktadır. Kurumumuz Fas ve Somali gibi ülkelerde ise birçok öğrenciye burs vermektedir. Burs vermemizde ki amacımız; medeniyetler arasında barışı sağlamak ve milletler arasında doğabilecek sorunları çözebilmek için insan yetiştirmektir” şeklinde konuştu. “AVRUPA’YI ÖRNEK ALIYORUZ” Eğitimdeki amaçlarının 21.Yüzyıldaki akademik becerileri geliştirmek olduğunu söyleyen Çorbacı, “Bildiğiniz gibi geleneksel eğitimden tamamen sıyrılmış durumdayız. Tamamen proje tabanlı düşünüyoruz. Bu konuda da Avrupa’yı örnek alıyoruz. Ezbere eğitimden ziyade, öğrencilerimizin ilgilerini ön plana çıkaran proje ve planlara yöneliyoruz. Bu şekilde bir eğitim sistemini pratiğe dökmeye çalışıyoruz. Bununla ilgili okul öncesi ve ilkokul bölümlerinde “Erken Sistem Eğitimimiz” mevcuttur. Bu sistem ile çocukları oyun düzeyinden çıkarıp, çocukların daha çok proje temelli düşünmelerini sağlamaya çalışıyoruz” dedi. “PROJELERLE ÖĞRENCİLERE ÖZGÜVEN KAZANDIRIYORUZ” “Mühendis Kunduzlar” diye bir proje başlattıklarına dikkat çeken Şanver, “Bu proje ile öğrencilere baraj nedir, baraj hakkında neler biliyorsunuz? Bilgisini edindirdik. Sonra da onlara şekiller yaptırdık ve resimler çizdirdik. En sonunda ise bu çalışmaları ürün haline getirip, projeler tasarlattırdık. Öğrenciler bu projeleri velilerine sundular.  Öğrenciler bu proje ile özgüven sahibi oldular ve yaptıkları projenin becerisini elde ettiler” diye konuştu.   Pano sistemi ile çalışan bir okul olmadıklarını kaydeden Şanver, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “PANO SİSTEMİ ÖĞRENCİLERİN ÖZGÜVENLERİNİ SARSIYORDU” Eskiden bizim panolarımız mevcuttu. Bütün öğrenciler çalışmalarını bitirdikten sonra, başarılı olan öğrencinin çalışması bu panolara asılırdı. Bu durum diğer öğrencilerin özgüvenlerini sarsıyordu. Şu an bu pano sistemi ile çalışan bir okul değiliz. Video felsefesi ile düz duvarlar arasına mavi şeritler çektik. Öğrenciler, yapmış olduğu resimleri, yazmış oldukları şiirleri ve bütün çalışmalarını özel yapıştırıcılarla duvarlara asma imkanı buldular. Öğrenci bu çalışma ve proje ile bu benim ürünüm, ben herkesten daha çok değeriyim ve bazı şeyleri başarabilirim öz güvenini kazanmış oluyor. “PRATİK EĞİTİME ÖNEM VERİYORUZ” Velilerimiz bizden çok memnun. Anaokulundan liseye kadar kayıtlar almaya devam ediyoruz. Çünkü biz ezbercilik sisteminin dışına çıktık. Bizim için öğrencinin ilgi ve ihtiyacı, ben duygusu ile hareket etmesi ve pratiğe önem vermesi çok önemlidir. “ÖĞRENCİLERİ KARİYER PLANLAMASINA SEVK EDİYORUZ” Rehber öğretmenlerimiz hazır bulundurmuşluk testleri yapıyor. Bu testlerin amacı; öğrenci ilgi ve ihtiyaçlarını keşfetmektir. Bireysel, eğitsel ve mental olmak üzere üç çeşit rehber öğretmenlerimiz bulunuyor. Bireysel rehberlik ile öğrencinin ilgi ve alanına eğildikten sonra, onları mesleki kariyer planlanmasına sevk ediyoruz. Tabi ki burada ailenin etkisi de bulunuyor. Fakat merkez öğrencidir. Çünkü ilk önce öğrenci ile iletişim kuruyoruz. Hayat programlama ve planlama öğrenciye aittir. “UYGULADIĞIMIZ SİSTEM İLE ÖĞRENCİ SORUMLULUKLARININ FARKINA VARIYOR” Mental sistemimizin amacı, öğrenciyi takiptir. Hocalarımız bu sistem ile bir dönem ya da bir sene boyunca öğrencilerin akademik gelişimlerini izleyip takip ediyor. Öğrenci de akademik olarak izlendiğinin farkında. Bu sistem ile öğrencinin başarı motivasyonu artıyor. Öğrenci sorumluluklarının farkına varıyor. “YARIYIL TATİLİNDE SINAV ODAKLI BİR KAMP YAPTIK” YGS ve LYS sınavlarına hazırlanan öğrencilerimiz için yarıyıl tatilinde Antalya’da bir kamp organize ettik. Bu kampta öğrencilere deneme sınavları yapıldı. Farklı yayınlardan sorular çözüldü. Bu durum öğrencilerin çok yönlü düşünmesine neden oldu ve öğrenciler temel eksiklerinin farkına vardılar. Rehber ve branş hocalarımızın denetiminde konu anlatımları çalışıldı. Ve deneme sınavlarının sonuçlarına göre ortaya çıkan eksiklikler tespit edilerek, bu noktalara yoğunlaşılarak tamamlamaya çalışıldı. “MEB MÜFREDATINA EK 5 SAAT ETÜT YAPIYORUZ” Milli Eğitim Bakanlığı’nın haftalık ders çizelgesi 40 saattir. Biz de Uğur Okulları olarak bu çizelgeye 5 saat daha ekleyerek, haftalık yoğunlaştırılmış bir müfredat uyguluyoruz. Bu beş saat daha çok etüt ağırlıklı olarak geçiyor. Hatta bazı dönemlerde eksik olan dersler ve konular tamamlanıyor. 11 ve 12’inci sınıflarımızla her gün etüt yapıyoruz. 9 ve 10’uncu sınıflarımızla ise haftada iki gün etüt yapıyoruz. “VATAN HAİNLERİNİ İŞE ALMAMAK İÇİN DERİNLEMESİNE İNCELEME YAPIYORUZ” Uğur Okulları Balgat Kampüsü’nün başarılı İdari İşler Müdürü Volkan Çorbacı, son dönemlerde FETÖ yapılanması çerçevesinde birçok öğretmenin MEB’den atıldığını ve bu öğretmenlerin çoğunun da özel okullara başvurduğunu belirtti. Başarılı Yönetici Volkan Çorbacı, “Alımlar sırasında köyün ya da mahallenin muhtarına kadar bir soruşturma yürütüyoruz. Vatan hainlerini barındırmamak için sıkı bir soruşturma uyguluyoruz. Çünkü vatan hainlerini barındıran bir kurum lekesi yemek istemiyoruz. Bu konu da sonuna kadar hükümetimizin yanındayız.” dedi. (Güçlü ANADOLU / Kadir GÜRHAN)