Türk televizyon tarihine damga vuran dizilerden biri olan Arka Sokaklar, yıllar boyunca izleyicilere unutulmaz anlar yaşattı. Dizinin başrol oyuncularından Şevket Çoruh, dizideki en etkileyici sahnelerden birinin arka planında yaşananları anlatarak, sahne çekim sürecinin duygusal zorluklarına dikkat çekti.
"Sahneye Hazırlanırken Gerçekten Zorlandım"
Şevket Çoruh, sahnenin senaryosunun kendisine ulaştığı anda bir tereddüt yaşadığını dile getirdi. Özellikle kendi kızının, rol arkadaşı Kerimhan Duman’ın yaşıt olması, sahneyi onun için daha da duygusal bir hale getirmişti. Çoruh, o anları şu sözlerle aktardı:
“Bazı sahneler bir kere çekilir ya da ben bunu bir kere becerebilirim. Eğer bir teknik ile oynamıyorsanız, tamamen duygularınızla hareket ediyorsanız sahne sizi gerçekten içinizden vurur.”
Çoruh, sahnenin tekrarlanmasının duygusal olarak mümkün olmadığını da vurguladı:
“Bu sahneyi üç kere çekmeye kalksam dördüncüde beni hastaneye kaldırırlardı.”
"Beckham'a Benzesin Diye Bir Tıraş Yapalım Dedik"
Çoruh, sahnenin çekim sürecinde küçük oyuncu Kerimhan Duman’ın travma yaşamaması için ekip olarak büyük bir hassasiyet gösterdiklerini belirtti. Özellikle saç kesme sahnesinde yaşananları şu şekilde anlattı:
“Kerimhan bunu oynuyor ama travma yaşamaması gerekiyor. Gerçekten de Beckham’a benzesin diye bir tıraş yapalım dedik. Çünkü saçının kesilmesini istemiyordu. Bu şekilde ikna ettik.”
"Sahneyi Çekerken Yönetmen Monitörün Başında Değildi"
Duygusal yoğunluğu yüksek sahnede yönetmen Orhan Oğuz’un da derinden etkilendiğini söyleyen Çoruh, şu anısını paylaştı:
“Sahneye geçtiğimizde Orhan Oğuz monitörün başında değildi. Büyük bir hassasiyeti olduğu için bu sahneyi izlemeye dayanamamıştı. Belki de bilerek bu sahneyi günün son sahnesi yapmıştı.”
Tüm bu duygusal sahne çekiminin ardından set ekibinin bir araya geldiği keyifli bir gece ile günü tamamladıklarını anlatan Çoruh, sözlerini şöyle bitirdi:
“Sahneyi çektikten sonra hep beraber Nevizade’ye gitmiştik. Aşağıda Şebnem Ferah söylüyor, aslında güzel bir gündü ama biz sahneye çıktığımızda bambaşka bir duygu vardı.”