Suriye'deki iç savaşın en sert dönemlerinde gündeme gelen Sezar Yasası, ABD'nin Suriye hükümetine yönelik uyguladığı ekonomik yaptırımların temelini oluşturuyor. Peki, Sezar Yasası nedir ve bu yasa Suriye için ne anlama geliyor?
Sezar Yasası Nedir?
2019 Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası, daha yaygın adıyla Sezar Yasası, Amerika Birleşik Devletleri tarafından Suriye hükümetine, özellikle de Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a yönelik bir dizi ekonomik yaptırım getiren bir mevzuattır. Bu yasa, Suriye halkına karşı işlenen savaş suçları ve Esad rejiminin insan hakları ihlalleri karşısında bir tepki olarak, 2019 yılında ABD Başkanı Donald Trump tarafından kabul edilmiş ve 2020'nin Haziran ayında yürürlüğe girmiştir.
Sezar Yasası adını, 2011'den itibaren Esad rejiminin işlediği savaş suçlarını belgeleyen ve 2014 yılında dünya kamuoyuna sunulan "Sezar Raporu"'ndan alır. Sezar, gerçek adıyla, Esad hükümetine bağlı bir fotoğrafçıydı ve Suriye hapishanelerindeki işkence ve ölümleri belgeleyen 52.000'in üzerinde fotoğrafı dünya dışına kaçırarak büyük bir skandal yaratmıştır. Bu fotoğraflar, Esad rejiminin sivillere yönelik işlediği suçları gözler önüne sermiş ve birçok insan hakları örgütü tarafından dünya çapında sergilenmiştir.
Sezar Yasası’nın Kapsamı ve Uygulamaları nelerdir?
Yasa, sadece Suriye hükümetine değil, aynı zamanda Esad’a destek veren ülkelere ve kuruluşlara da yaptırım getirmektedir. Yasa, Suriye'nin petrol ve doğal gaz sektörü gibi stratejik alanları hedef alırken, aynı zamanda Esad yönetimini destekleyen şirketler ve bireyler üzerinde de baskı kurmayı amaçlıyor. Bu yaptırımlar, yalnızca Suriye içindeki aktörleri değil, aynı zamanda İran ve Rusya gibi dış destek sağlayıcılarını da kapsıyor.
ABD, Sezar Yasası’yla birlikte, Suriye hükümetine finansal kaynak sağlayan, savaş suçu işleyen aktörlerle iş yapan şirketlere ve bireylere yaptırımlar uygulayarak, Esad yönetimini uluslararası alanda izole etmeyi hedefliyor. Yasa, ABD ile ticaret yapan veya ABD’nin dış ticaretine katılan şirketlerin, Suriye hükümetiyle iş yapmalarını zorlaştırarak, Suriye’ye yönelik yatırım ve dış yardım akışını engelliyor.
Sezar Yasası’nın Suriye Ekonomisine Etkisi ne oldu?
Sezar Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle birlikte, Suriye ekonomisi ciddi bir darbe aldı. Yasa, özellikle enerji, inşaat ve finans sektörlerine yönelik yaptırımlar getirerek, ülkenin yeniden yapılanma çabalarını sekteye uğratmıştır. Suriye’nin petrol ve doğalgaz sektörüne uygulanan yaptırımlar, ülkenin enerji üretimi kapasitesini düşürürken, aynı zamanda uluslararası ticaretinin büyük oranda daralmasına yol açtı.
Sezar Yasası’na göre, Suriye’deki insani durumun iyileşmesi, sivillere yönelik şiddetin sona ermesi ve siyasi tutukluların serbest bırakılması gibi altı temel şartın yerine getirilmesi durumunda yaptırımların kaldırılması öngörülmektedir. Ancak Esad yönetimi bu şartları yerine getirmemiştir ve yaptırımlar, Suriye ekonomisini zor bir duruma sokmuştur.
Esed’in devrilmesinde Sezar Yasası’nın Etkisi Var mı?
Esad rejiminin 8 Aralık 2024’teki düşüşüne Sezar Yasası'nın etkisi olduğu söylenebilir. Yasa, Esad yönetiminin uluslararası alanda yalnızlaşmasına ve ekonomisinin çökmesine neden olmuştur. Yabancı yatırımcılar Suriye ile ticaret yapmaktan çekinmiş, ülkeye ekonomik yardım sağlamak isteyen aktörler yaptırımlar nedeniyle geri adım atmıştır. Ayrıca, Sezar Yasası'nın getirdiği yaptırımlar, Esad yönetiminin Suriye halkına yönelik baskılarını sürdürememesine yol açmıştır.