BİLİNÇLİ GÖZDAĞI, ZULÜM VEYA SUİSTİMAL: SİBER ZORBALIK
Söze siber zorbalığın tanımını yaparak başlayan Alkan; “Siber zorbalık internetteki çocuk ve gençlerin karşılaşabildikleri, bilinçli gözdağı, zulüm veya suistimal anlamına geliyor. Siber zorbalık kısaca bir kişiye zorbalık uygulamak için dijital iletişim araçlarını kullanmak şeklinde özetleniyor. Bir bireyin bir başkasını kasıtlı olarak rahatsız etmek, ona kötü davranmak ya da onunla dalga geçmek için dijital iletişim araçlarını, akıllı telefonları ya da diğer elektronik aygıtları kullanması ve bunu sürekli olarak tekrar etmesi" şeklinde detaylandırılıyor. Siber zorbalık genellikle tehdit ya da şantaj içeren bir mesaj, gerçek ya da gerçek dışı dedikoduların online platformlarda yayılması, ifşa ve benzeri eylemleri içeriyor’’ şeklinde konuştu.
“İNTERNET ZORBALIĞI EN ÇOK ÇOCUKLARIN DUYGUSAL SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR’’
“İnternet zorbalığının çocukların duygusal sağlığını ciddi anlamda etkilediğini kaydeden Alkan, ‘’Kurbanların %37’sinin ailesi çocuklarında düşük özgüven bulunduğunu, %30’u çocuklarının okuldaki performanslarında düşüş gördüğünü, %28’i de çocuklarının depresyona girdiğini belirtiyor. Ek olarak ailelerin %25’i çocuklarının uyuma alışkanlıklarının bozulduğunu ve kâbus gördüklerini söylüyor. Başka bir %26’lık kesim ise çocuklarının diğer çocuklarla iletişimden kaçındıklarını fark ettiklerini dile getiriyor. %20’si ise çocuklarının anoreksi hastalığına yakalandıklarını belirtiyor ‘’ifadesini kullandı.
‘’TÜRKİYE’DE DİJİTAL ORTAMLARDAKİ ÇOCUKLARIN 3’te 2’si SİBER ZORBALIĞA MARUZ KALIYOR’’
Bazı portallar üzerinden çocuklara link gönderildiğinin altını çizen Alkan, ‘’Bu linkler zararlı içeriğe sahip olabiliyor. Yapılan araştırmalar ortaya çıkardı ki Türkiye’de çocukların, 3’te 2’si internette siber zorbalığa maruz kalıyor Aileler çocuklarının sürekli oynadığı oyunları bilmeli, sosyal medyada onlarla arkadaş olmalı. Dehşet verici oyunlar hangi yaşta olursa olsun oynanmamalı. Aynı şekilde endişelendirici bir başka sonuç ise, istatistiklerin çocukların yüzde 20’sinin internette başkalarının siber zorbalığa maruz kalmasına tanık olduklarını, üstelik bu vakaların yüzde 7’sinde siber zorbalığa ortak oldukları. Anket; çocukların genelde siber zorbalık kurbanı olduklarını ailelerinden sakladıklarını gösteriyor. Bu aileler için çocuklarını koruma görevini daha da zor hale getiriyor’’ şeklinde konuştu.
‘’SİBER ZORBALIK ÇOCUKLARIN İNTERNETTE KARŞILAŞABİLECEKLERİ EN TEHLİKELİ ŞEYLERDEN BİRİ’’
Alkan: “Çocuklarımızı tehlikelerden koruma gayretindeyken, onların gerçek hayatta olduğu kadar internette de varlıklarının olduğunu unutmamalıyız. İnternetteki mevcudiyetleri onlar için gerçek hayatta olduğu kadar gerçek. Çocuklar internette sosyalleşiyor, yeni şeyler öğreniyor, eğleniyor ve maalesef hoş olmayan durumlarla da karşılaşıyorlar. Siber zorbalık çocukların internette karşılaşabilecekleri en tehlikeli şeylerden biri çünkü siber zorbalık, psikolojilerinde negatif etki bırakabilir ve hayatlarının geri kalanında problemlere yol açabilir. Bu durumda en iyi çözüm çocuğunuzla konuşmanız ve çocuklarınızın sosyal ağ sayfalarında herhangi bir şüpheli değişim görmenizi sağlayacak ailesel koruma yazılımları kullanmanızdır.”
ÇOCUĞUNUZA BİLGİSAYAR KULLANIMI İLE İLGİLİ KURALLAR KOYUN
Aileler için siber zorbalıkla baş etmenin yollarını da sıralayan Bilgi Güvenliği Derneği Gençlik Platformu Başkanı ve CyberMag Dergisi Genel Yayın Yönetmeni A.Oğuzhan Alkan,’’ Aile bilgisayarınızın ekranı herkesin görebileceği bir açıda olsun. Kuralları belirlemek önemlidir. Çocuğunuza bilgisayar kullanımı ile ilgili kurallar koyun ve onlarla endişelendiğiniz konular hakkında konuşun. Çocuğunuzu müstehcenlik ve saldırganlık içeren spam mesajlar, anlık mesajlar ve e-postaları cevaplamaması konusunda uyarın. Çocuğunuz sosyal medyada hesap oluştururken, gizlilik ayarları için ona yardımcı olun. Maruz kalacağı içerikleri kısıtlamak konusunda teşvik edin ve çevrimiçi arkadaşlarını gerçek hayatta da tanıdıklarından emin olun’’ uyarılarında bulundu.
(Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)
