Böyle bir soruya verilecek en kestirme cevap "beslenme kültürü" olur! Ancak durumu bu şekilde okursak, ne denizlerimizin hakkını vermiş oluruz ne de ortaya çıkan tablonun vahametini görebiliriz. Rakamlar bize her şeyi özetliyor... Şöyle ki; Türkiye’de avcılık yoluyla elde edilen su ürünü 5 yılda yüzde 38 azaldı. Üç tarafı denizlerle çevrili, 8 bin 333 kilometre kıyı şeridine sahip olan ülkemizde kişi başına yıllık balık tüketimi ortalaması sadece 8 kilogram. Bu tüketim ortalaması, Avrupa'da 25, dünya genelinde ise 19 kilogram. Yani özetle, balık zenginiyiz ama soframızda balık yok! Sürdürülebilir bir su ürünleri üretim politikası, tüketimi teşvik edici politikalar, arz talep dengesini esas alan bir yaklaşım, fiyatların tüketiciler nazarında daha makul bir düzeyde kalabilmesini sağlayacak mekanizma inşa edebilsek bu sorunu büyük oranda çözmüş olacağız.  
Editör: TE Bilisim