Eğitim

TEÇ-SEN: Okullarda Temizlik ve Güvenlik Sorunu Var

TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel, okullardaki personel eksikliğini vurguladı. Türkiye’de 64 bin okulda sadece 22 bin temizlik personeli bulunuyor.

Abone Ol

Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası (TEÇ-SEN) basın mensupları ile düzenlediği kahvaltı organizasyonunda bir araya geldi. Eğitimde yaşanan sorunlara ilişkin konuşan TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel, “Türkiye genelinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi 64 bin okulumuz vardır. 16 milyon öğrencimizin eğitim aldığı okullarımızın temizliği için istihdam edilen kadrolu personeli sayısı ise 22 bindir. Her okula 0,34 temizlik personeli düşmektedir. Okullarımızda kadrolu güvenlik görevlisi bulunmamakta olup bekçi olarak görev yapan personel sayımız ise 565’tir. 64 bin okulumuzda istihdam ettirilen hemşire sayımız ise 903’tür. 70 okula 1 hemşire düşmektedir. Bu rakamlar bile eğitim kurumlarımızın sağlık, temizlik ve güvenlik problemlerini net olarak gözler önüne sermektedir.” dedi. 

Demirel konuşmasında şunlara yer verdi:
“Öncelikle belirtmek isteriz ki, Türkiye genelinde hızını kesmeden ilerleyen ekonomik krizden, kur ataklarından, alım gücünün düşmesinden, barınmadan, bürünmeye, lokmadan eğitime, iğneden ipliğe kadar oluşan fiyat artışlarından ve derin yoksulluktan memurların, işçilerin, asgari ücretlinin, çiftçilerimizin, annelerimizin, babalarımızın ve çocuklarımızın sorumluluğu ve hiçbir katkısı yoktur. Ancak konu bedel ödemeye, hesap ödemeye, yangını söndürmeye, gelince en ön safta yine bizler varız. Vergiye, harca, pula zam, elektriğe zam, suya zam, doğalgaza zam, internete zam, dolmuşa, taksiye, otobüse zam, kiraya, gıdaya, çaya, kitaba deftere, kaleme zam üstüne zam yapılırken, emekliye, memura, işçiye, asgari ücretliye zam yapmamak için TÜİK eliyle kirletilmiş, gerçek dışı ve hayatın olağan akışına uymayan enflasyon oranları açıklanıyor. Milletin alın teri, ekmeği, emeği sömürdükçe sömürülüyor, semirdikçe semiriliyor.”

“Bilindiği üzere, memur, asgari ücretli ve emeklilerimize yapılan zamlar TÜİK’in belirlediği enflasyon oranlarına göre yapılmaktadır” diyen Demirel konuşmasına şöyle devam etti: “Sadece son 4 yıllık enflasyon verileri ENAG enflasyon verilerine göre hesaplandığında; Asgari ücret bugün 54 bin lira olması gerekirken 17 bin 2 liraysa, Memur ücretleri 115 bin lira olması gerekirken 40 bin lira civarındaysa, emekli maaşı 40 bin lira olması gerekirken 12 bin 500 liraysa, aradaki fark, bağımsız olması gereken, millete doğru ve objektif veriler sunması beklenen TÜİK ve yetkililerinin görevlerini kötüye kullandığının en açık delilidir. TÜİK ve ENAG enflasyon verilerinin son 4 yıllık ortalaması alınsaydı. En düşük Memur maaşı 78 bin 337 lira, en düşük emekli maaşı 26,250 lira ve asgari ücret ise 35,500 lira olacaktı.”

Demirel konuşmasında şunlara yer verdi:

“TÜİK, 2022 yılından bugüne kadar enflasyon sepetinde yer alan ürünlerin fiyatlarını ve listelerini yayınlamamaktadır.  Bilmediğimiz, açıklanmayan ve gizli tutulan bir fiyatın üzerinden enflasyon hesaplaması yapan TÜİK’e herhangi bir güven duymamız mümkün değildir. Bu nedenle, TÜİK’in bilimsel olmayan ve gizli tutulan hesaplama modellerine, enflasyon sepeti verilerine, açıkladığı enflasyon oranlarına karşı TEÇ-SEN- Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası olarak Ankara 24. İdare Mahkemesinde 2024/1501 esas sayı ile dava açmış bulunmaktayız. Bu milletin rızkıyla, emeğiyle ve çocuklarımızın geleceği ile oynanan bu orta oyunda ise yetkili parti sendikalarını ve konfederasyonların sessizliğini, suskunluğunu ve eylem yapmama kararlarını da şiddetle kınıyoruz.”

“OKULLARIMIZDA TEMİZLİK, GÜVENLİK VE SAĞLIK PERSONELİ SORUNU VAR”

Türkiye genelinde okullarda yaşanan temizlik sorununa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Demirel, “Okullarda güvenlik sorunu vardır. Bu sorunun kaynağının tespiti ve çözümü ile ilgili TEÇ-SEN ARGE Büromuzca hazırlanan “Temiz ve Güvenli Okul” rapora göre; Türkiye genelinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi 64 bin okulumuz vardır. 16 milyon öğrencimizin eğitim aldığı okullarımızın temizliği için istihdam edilen kadrolu personeli sayısı ise 22 bindir. Her okula 0,34 temizlik personeli düşmektedir. Okullarımızda kadrolu güvenlik görevlisi bulunmamakta olup bekçi olarak görev yapan personel sayımız ise 565’tir. 64 bin okulumuzda istihdam ettirilen hemşire sayımız ise 903’tür. 70 okula 1 hemşire düşmektedir. Bu rakamlar bile eğitim kurumlarımızın sağlık, temizlik ve güvenlik problemlerini net olarak gözler önüne sermektedir. 

Milli Eğitim Bakanlığı daha önceki yıllarda toplum yararına program kapsamında asgari ücretle tam zamanlı temizlik personeli alırken, 2024-2025 eğitim öğretim yılında İUP-İşgücü Uyum Programı kapsamında haftada 3 gün ve aylık 8.447 lira cep harçlığı karşılığında 120 bin temizlik personeli almaya çalışmıştır. İUP- İşgücü uyum programına, insan onuru ile bağdaşmayan çalışma koşulları, emeğin karşılığı ödenen cep harçlığı ve çalışılan sürelerin emeklilikten sayılması ve anayasal hakların ihlali nedeniyle danıştay 10.dairesinde 2024/4770 esas numarasıyla dava açılmıştır. 
Milli Eğitim Bakanlığı Tali, geçici, kısmi çözümler yerine kalıcı çözümler üretmelidir.  64 bin okula, 64 bin temizlik görevlisi, 64 bin güvenlik görevlisi ve 64 bin hemşire olmak üzere toplam 192 bin personel istihdam etmelidir.

Kamu Birliği Konfederasyonu ve bağlı sendikalar olarak; 03 Ekim 2024 tarihinde saat 12:30’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde eylemde olacağız. 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan cumhurbaşkanı ve milletvekilleri seçiminden önce hükümet tarafından sözü verilen, ancak 16 aydır tutulmayan sözlerin yerine gelmesi, 1. Dereceye gelen tüm kamu çalışanlarına 3600 Ek gösterge verilmesi, Yardımcı Hizmetler Sınıfının Kaldırılması, Sözlü sınav uygulamasına son verilmesi, 3+1 sözleşmeli istihdamın 1+1’e dönüştürülmesi, devlet memurlarına da Bayram ikramiyesinin verilmesi, Kira yardımı, ücretlerin yoksulluk sınırı üzerine çekilmesi, emekli memurlarımıza verilmeyen seyyanen zam iadesi, 10 yıl hizmeti olan memurlarımıza yeşil pasaport verilmesi, Kademeli Emeklilik sisteminin kurulması, gelir vergisinin %15’e sabitlenmesi gibi bir çok sorunun çözümü için önce uyarı eylemi ve akabinde yine ekim ayı içinde Çalışma Bakanlığı önünde oturma eyleminde olacağız.”
Demirel, sözlerini Türk Halk müziği ozanı Neşat Ertaş’ı vefatının 12. yılında anarak sonlandırdı.