Teknoloji hayatımızın her alanına sirayet etmiş durumda. Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs pandemisi ile bu daha da görünür hale geldi. Özellikle de akıllı telefon ve sosyal medyaya olan bağımlılık konu için verilebilecek en iyi örnek.
Oysaki hayatlarımızı kolaylaştıran ve birçok soruna çözüm üreten teknolojinin önemini, deneyimleyerek yaşıyoruz hepimiz. Ancak teknolojinin kullanım amacında bir yanılgıya düşüyoruz ülke olarak. Mesela, teknoloji bizim insanımız için son çıkan bir telefon markasını, daha sonrasında da bu markanın, en üst modelini almak. Maddi gücü buna yetmese bile. Ya da teknoloji bizim için, nerede ne yediğimizi ve o anki ruh halimizin mutluluğunu, anın güzelliğini kaçırmak pahasına bile olsa, tüm insanlara göstermek.
Bu durumun en somut göstergesini , Google’nin yapmış olduğu bir araştırma sonucunda görüyoruz. Bu araştırmaya göre, dünyada sosyal medya kullanımı %40 iken biz de kullanım oranı % 92 yani Türkiye sosyal medya kullanımında ilk sırada. Ee tabi akıllı telefon kullanımı da bu doğrultuda yüksek çıkıyor ülkemizde.
Maalesef ki bu tüketim çılgınlığının bizde oluşturduğu sonuç endişe verici. Ancak bu işi sadece anne ve babalara mal etmemek lazım. Tabiki de çocuklarının yöneleceği eylemlerde, ebeveynler etkin olabilirler ama bu meselede ailelerde de aynı sıkıntılar var. Gözünü telefondan ayıramayan bir babanın, çocuğuna nasıl örnek olmasını bekleyebiliriz ki? Aynı durum anne için de geçerli iken konunun toplumsal bir mesele olduğunu kabul etmemiz lazım. Daha doğrusu yetkililerin bu durumu kabul etmesi lazım.
Böylesine bir ortamda, kendilerine şu soruyu sormaları lazım; Neden gelişmiş bir ülkede, teknolojiye bizden önce erişmiş olmalarına rağmen, böyle bir problem görülmüyor. Herhâlde bu sorunun cevabını, gelişmiş ülkelerin başta eğitim sistemleri olmak üzere, sosyolojik ve ekonomik düzenlerine bakarak alabilirler. Bunun için Amerika’yı, yeniden keşfetmeye gerek yok diye düşünüyorum. Sürekli değişen eğitim sistemimizin, bir sebep olduğunun farkına varıp, iktidarların değiştiremeyeceği sistematik ve öngörülü bir eğitim sistemi oluşturmayı başarabilirler. Bu sistemi yöneticiler çok rahat oluşturabilecekleri için bu meseleyi kısa sürede çözüp,gelecek nesilleri anlamlı bir bilinç temelinde yetiştirebilirler.
Editör: TE Bilisim
Yorumlar