Özel Haber: Türkan ÇATAL YILDIZ
Korona virüs pandemisinin büyük bir bölümünü kapalı olarak geçiren tiyatrolar şu sıralar ise ekonomik sıkıntılarla savaşıyor. Başta Ankara Sanat Tiyatrosu olmak üzere Ankara’da birçok sahne, faturalarını ve kirasını ödeyemediğinden kapanma tehlikesi ile yüz yüze kaldı. Tiyatro Üreticileri ve Yapımcıları Derneği Başkanı Hasan Tanay, elektrik faturasını ödeyemeyen Moda Sahnesi'nin elektriklerinin kesildiğini ve mum ışığı ile sahneye çıktıklarını belirterek tiyatroların büyük bir ekonomik kriz yaşadıklarını ifade etti.
Tiyatro Üreticileri ve Yapımcıları Derneği Başkanı Hasan Tanay ile tiyatroların sanat sezonunu nasıl geçirdiklerini konuştuk. Ankara Sanat Tiyatrosu’nun artan maliyetlerinden dolayı taşınmak zorunda kaldığını ifade eden Tanay, “Önümüzdeki sanat sezonunda belki de Ankara Sanat Tiyatrosu perdelerini açamayacak duruma gelecek. Bundan başka Ankara’da hizmet veren Çankaya Sahne, Aralık Sahne, Düş Kapanı Sanat Merkezi, Bambu Sahne gibi birçok isim şu an kapanmamak için direniyor. İstanbul’da yıllardır değerli işler yapan Moda Sahnesi ise 7 bin liradan 20 bine çıkan elektrik faturasını ödeyemedi, elektriği kapandı ve şu an mum ışığında oyun oynuyorlar” dedi.
“TİYATROLAR 2 SEZONU KAYIPLA GEÇİRDİ”
Tiyatro Üreticileri ve Yapımcıları Derneği Başkanı Hasan Tanay, pandemi döneminin tiyatro çalışanları açısından nasıl geçtiğini şu sözlerle anlattı: “Pandemi döneminde tiyatro emekçileri çok ciddi sıkıntılar yaşadı. Sanki bitti, unutuldu gibi ama sorun hala devam ediyor. Sahne üstü ve sahne gerisi olmak üzere birçok çalışan işlerini kaybetti. Özel tiyatro çalışanları seyircisi oldukça para kazananlar oldukları için pandemi dönemi birçoğu için kriz olarak geçti. Bu dönemde yerel ve merkezi yönetimlerin destekleri beklenirken eşitsiz ve desteksiz geçti. Ne yazık ki bu süreç henüz geçmiş değil ve etkileri büyük şekilde devam ediyor. Tam pandemi bir nebze olsun azaldı, işlerimize tekrar başlayalım derken bu kez de ekonomik kriz baş göstermeye başladı.”
2020 yılı mart ayı itibariyle pandemi kararı alındığını ve bu kararla birlikte kapatılan ilk yerlerin de kültür sanat etkinlikleri yapan yerler olduğunu hatırlatan Tanay, “2020 yılının yaz döneminde tiyatroların açılabileceği söylendi fakat yaz dönemi bizim iş yapabileceğimiz bir dönem değildi, buna rağmen denedik. Sonrasında kış döneminde tiyatrolar yine kapandı, 2021 yılında ise sezonun yarısı yine kapalı geçti. Özetle 2 sezonu tiyatrolar kayıpla geçirdi. 2021-2022 sanat sezonu bütün dünyada pandemi kısıtlamalarının artık azaltıldığı bir dönem oldu. Ama az önce de bahsettiğim gibi pandeminin getirdiği yükleri ödemek üzereyken bu kez ekonomik krizle karşı karşıya kaldık. Birçok yapı, kurum en azından vergi, stopaj gibi konularda destek verilmesi için Bakanlıkla görüşmeler yaptı fakat bir karşılığı olmadı” dedi.
“BİZ SEYİRCİMİZE BU YÜKÜ YÜKLEMEK İSTEMİYORUZ”
Sahnede yüksek voltajlı ışıklar kullandıklarını ve kullanılan ışıkların elektrik faturasının yüksek gelmesine neden olduğuna değinen Tanay, “Keza kış sezonunda olduğumuz için ısınma için doğalgaz kullanılıyor ve doğalgaz faturalarının ne derece yüksek geldiği aşikar. Özel tiyatrolar kamusal bir destek alamadıklarından maliyetler artınca bu kez bilet fiyatlarını artırma yoluna gitmek zorunda kaldı. Bilet fiyatlarını yükselterek maliyetler karşılanasın derken bu kez de seyirciye haksızlık yapılıyor çünkü aynı krizi onlar da yaşıyor. Biz seyircimize bu yükü yüklemek istemiyoruz. Bunun için de Türkiye’de kamusal hizmet yapan özel tiyatroların kamusal mantıkla yeniden kanunlarla somutlaştırılmasını istiyoruz. Bu olmadığı sürece tiyatrolar kamu yararı hizmetini yapamaz hale gelecek ve toplumun gelişimi konusunda yeterli desteği göremediği için toplum gerileyecek” ifadelerini kullandı.
ANKARA’DA SAHNELER KAPANMAK ÜZERE
Yüksek gelen elektrik faturalarını ödeyemediği için Ankara’da kapanmakla yüz yüze kalan sahnelerden bahseden Tanay, İstanbul’da Moda Sahnesi’nin mum ışıklarıyla sahneye çıktıklarını ifade ederek şunları belirtti: “Ankara’nın tarihi, fikri, vicdanı diye tarif edebileceğimiz Ankara Sanat Tiyatrosu artan maliyetlerinden dolayı taşınmak zorunda kaldı. Önümüzdeki sanat sezonunda belki de Ankara Sanat Tiyatrosu perdelerini açamayacak duruma gelecek. Bundan başka Ankara’da hizmet veren Çankaya Sahne, Aralık Sahne, Düş Kapanı Sanat Merkezi, Bambu Sahne gibi birçok isim şu an kapanmamak için direniyor. İstanbul’da yıllardır değerli işler yapan Moda Sahnesi ise 7 bin liradan 20 bine çıkan elektrik faturasını ödeyemedi, elektriği kapandı ve şu an mum ışığında oyun oynuyorlar. Bunun akabinde ise Moda Sahnesi elektrik faturasını ödememeyi ve bunun bir kamusal hizmet olduğunu ifade etmeye başladı ki bu çok doğru bir yaklaşımdı. Moda Sahnesi buna hiçbir oluşumun destek vermediğini söylese de dernek olarak bu kararı ilk destekleyen bizdik.”
Tiyatroların içinde bulunduğu durumun ve çözümün sorumlusunun siyasal iktidar olduğuna vurgu yapan Tanay, “Şunu da demek gerekir ki bütün siyasi partilerin belediyeleri de bu sorumluluğu yüklenmeliydi ve bu olmadığı için hepsi sınıfta kaldı. Kültürü ayrı bir alanda tutarak sanat alanının sürekliliğini sağlamak adına kamu hizmeti yapan ve toplumun katma değerinden oluşan bu yapılar sanat için ayrı bir bütçe ayırmalıydı. Bunun için yasalar çıkarılarak adım atılmalı. Nasıl ki devlet tiyatroları özel yasalarla devletin bütçesinden sübvanse edilerek korunuyorsa bu özel tiyatrolar için de mümkün. Böyle bir kaynak mümkün fakat önemli olan bu kaynağın kullanılıp kullanılmak istenmesi” dedi.
“EKONOMİK NEDENLERDEN SEYİRCİ SAYISI AZALDI”
Tanay, pandemi kısıtlamalarının azalması ve sahnelerin açılması ile bilet fiyatları hafiften artsa bile seyircilerin arttığını gözlemlediklerini ve bunun kendilerini heyecanlandırdığına değinerek, “Bu vesileyle toplumun kültür sanata bir talebinin olduğunu da fark etmiş olduk. Fakat son süreçte ekonomik krizle birlikte seyirci sayısında da azalma meydana geldi. Bugün salonları yüzde 100 doldursak bile bu çok değerli bir şey fakat yine yetmiyor. Tiyatro üretirken dekorundan ışığına kadar toplumla paylaşacağımız bir dünya kurmaya çalışıyoruz. Bunun içine kâr/zarar meselesi girerse hayal bozuluyor, rüya alt üst oluyor. Bunu yıkmak ise devletin desteği ve köklü bir değişimle ancak mümkün” diye konuştu.
Tiyatro Emekçilerinin Hak İhlallerine ilişkin bir rapor hazırladıklarını ve raporda tiyatro içerisinde çalışan herkesin bir işçi olduğunun belirtildiğini söyleyen Tanay konuşmasını şöyle sürdürdü: “Nasıl ki her vatandaş Türkiye’deki ekonomik durumdan etkileniyorsa aynısı tiyatro çalışanları için de geçerli. Şunu da demek gerekir ki tiyatro emekçileri belirsiz bir gelir ile çalışıyor ve şu an asgari ücretle geçinmek bile mümkün değilken asgari cürete bile razı duruma geldiler. Yani Türkiye’de her birey, her aile nasıl ki geçinemiyorsa aynısı tiyatro emekçileri için de geçerli. Elde edilen gelirlerden dolayı popüler tiyatrocuları dışarda tutarak söylüyorum ki tiyatro emekçileri artık geçinemez duruma geldiler. Sistemden kaynaklı eşitsizlik alanımızın her yerine yansımış durumda. Alanın üreticilerinin de bu farkındalığı sağlayarak taleplerini ona göre ortaya koymaları gerekiyor. Bu konular 20 yıl öncesinde de tartışılıyordu ve bu kronik bir şey. Sistem var olduğu sürece sorunlar artarak devam edecek.”Tanay son olarak şunları söyleyerek sözlerini sonlandırdı: “Tiyatro Üreticileri ve Yapımcıları Derneği olarak diyorum ki değiştirmek sizin elinizde. Güzel bir ülkeyi, dünyayı yaratacak olanlar onlarsa bir araya gelerek bunu topluma anlatmalılar. Toplumla birlikte yeni bir dünyayı yaratmak zorundalar. En güzel sanat da işte tam buradan çıkacak.”