Türk futbolu maalesef yıllardır geriye gitmeye devam ediyor. Avrupa’da bir dönem imza atılan başarılı sonuçlara hasret kalınmış olması, bu geriye gidişin göstergelerinden sadece bir tanesi. Asıl üzerinde durulması gereken çok daha önemli bir sorun var. Şehir takımlarının bir bir Süper Lig’e veda ediyor oluşu.
Avrupa futbolu ile aramızdaki fark da buradan kaynaklanıyor. Avrupa’nın başarılı kulüplerine baktığımızda her biri mali, idari, teknik ve mental altyapısı oturmuş köklü kulüpler olarak karşımıza çıkıyor. Ve kolay kolay da bu kulüplerin küme düşme hattına yaklaştıklarını göremezsiniz. Bu şekilde şampiyonluk yarışında rekabet artarken, şampiyonluk hedefi olan kulüplerin sayısının fazlalığı liglerin de kalitesini artırır. Ülkemizde ise yılladır süregelen İstanbul hegemonyası ve üç büyük diye tabir edilen İstanbul takımlarının her zaman ön planda olması Anadolu futbolunun gelişiminin önündeki en büyük engellerden birisi oldu.
Bu durumun sonuçları da son yıllarda kendini göstermeye başladı. Aslında Anadolu’da büyük kentleri temsil eden ancak buna rağmen şampiyonluk hedefinden uzak şehir takımları, bir bir Süper Lig’e veda etmeye başladı. Geriye dönüp baktığımızda bir dönem şampiyonluk yaşamış olan Bursaspor, şu anda Süper Lig’de değil. İzmir’den yıllar sonra Göztepe Süper Lig’de ancak, şu anda pek de parlak olduğu söylenemez. Türkiye’nin başkenti Ankara’ya bakıyoruz. Kentin iki köklü kulübü Ankaragücü ve Gençlerbirliği şu anda Spor Toto 1. Lig’de mücadele ediyor. Her ne kadar Gençlerbirliği zirve yarışından kopmuş olsa da Ankaragücü’nün liderlik yarışını sürdürüyor olması Başkent açısından sevindirici bir gelişme.
Gerek kamuoyu gerekse de futbol camiası yolunda gitmeyen bu süreci yıllarca görmezden geldi, halı altına süpürdü. Ancak, bugün gelinen nokta artık halının altına süpürülemeyecek bir noktaya ulaştı. Avrupa UEFA kupasının sahibi, tarihi başarılarla dolu Türkiye’nin en başarılı üç kulübünden biri olan Galatasaray dahi küme düşme hattında mücadele veriyor. Galatasaray bile bu haldeyse, bu ligden bir kalite beklememiz söz konusu mu? Dolayısıyla başta kendi şehrinin takımına sırt çevirenler dahil olmak üzere tüm futbol camiasının şapkayı önüne koyup düşünmesi gerekiyor.