Hoppala

DEDİKODU KULÜBESİ; Ağrı Belediye Başkanı, bahçenin birisine dedikodu kulübesi koydurmuş…  “Dedikoduyla bir yere varılmaz, isteyen dedikodusunu kulübede yapsın’’ demiş… Aslında reis yapılması gerekeni yapmış ama eğer her dedikodu yapılacak yere kulübe konulacak olsa,  memlekette kulübeden geçilmez, sokaklar, caddeler, evler, işyerleri vs kulübe dolar… Reis bilmez mi ki bizim çoğu milletin gıdası, vazgeçilmezi DEDİKODUDUR… Mehdi gelecek mi gelmeyecek mi? Cumhurbaşkanımızın askeri danışmanı, emekli General  “Mehdi gelecek, ona göre hazırlık yapmamız lazım!’’ demiş… Muhterem askeri danışman ama demek ki din konusunda da uzman!  Zaten bu memlekette alnı iki rekât namazla secdeye varanlar, Müslümanlığın özel kalem müdürü kesilirler… Onun için de uzmanlara sözümüz yok! Yalnız şu açık ki KURAN-I KERİM’de, hiçbir ayette mehdi ve mehdilikle ilgili bilgi, hüküm, buyruk yoktur… Farz edelim mehdi var! Mehdi bir olur, ama memleketin her yanı mehdi kaynıyor, bu tip girişimler, dinimize zarar vermektedir. Mehdiyle, Vehbileri karıştırmasak ne iyi olur… Demokraside kim konuşur, kim konuşamaz? Politikacı her konuda konuşur, ahkâm keser, gürler, sabah, akşam demez konuşur… Başta asker konuşamaz! Devlet memuru konuşamaz! Hele Ankara Başsavcısı hiç konuşamaz! Niyeee diye sormak gerekir; konuşma özgürlüğü sırf politikacıya mı hastır? Nerede kaldı Anayasanın 10. maddesi? İstanbullu Robin Hood kimdir? Bir gece yarısı veya şafak sökerken, gecekondu semtlerindeki dar gelirli insanlarımıza zarf içerisinde paralar dağıtan, bakkallara uğrayarak  “kimin ne borcu varsa’’ deyip borçlarını kapatan, bu Robin Hood bir iş insanı olamaz, zira çoğu davul zurnayla hayır yapar! Medyada haber olurlar… Bu Robin Hood kendisi hiç açık etmiyor, kim olduğunu gizliyor, bu aslan Robin Hood olsa olsa  “S….. P…..’’dir. Tahminim bu yöndedir…  Allah bu Robin Hood’un servetine servet katsın, ayağına taş değdirmesin. Milliyetçilik, vatanseverlik, yardımseverlik işte budur. 250 bin dolara vatandaşlık nasıl oluyor? Evet, çıkartılan yasa gereği, 250 bin dolarlık mülk alan vatandaş oluyor… Bu buz dağının görünen tarafı… Şimdi buzdağının arka kısmına buzlar çözülmeden bir bakalım: Yabancı yedi yüz veya sekiz yüz binlik bir ev beğeniyor, anlaşma sağlanıyor! Haliyle tapu, harçlandırması, 250 bin dolar üzerinden yapılıyor! Şimdiki dolar kuruyla, 250 bin dolar, 1.488.000 TL tutuyor. 1.488.000 TL’den, 800.000 TL çıkarsak, arada kalan, 688 bin TL alıcıya geri iade ediliyor. Aklınız karıştı değil mi, hem de kel Ali’nin bağı gibi!  Buna tezgâh mı desek, üç kağıt mı desek, çözemedim gitti… Yapılacak olan nedir? Yabancının almak istediği konut, ciddi bir değerlemeye tabi tutturulur, ekspertiz yaptırılır, 250 bin dolara denk geliyorsa işlem yapılır,  aksi halde çark kötü çalışır… Bu gibi işlemlerde kanun koyucu yaptırımları esas almalıdır. AYÇ Türkiye markası yolunda Yozgat’ımızın AYÇ okulları (Eğitimde Yeni Çizgi) sloganıyla yola çıkmış ve büyük bir ivme kazanarak, Türkiye markası olması yönünde mesafe kaydetmiştir. AYÇ okulları ciddiyetiyle, sosyal etkinlikleriyle büyük bir başarıya imza atmıştır. 11 Ocak 2020, Cumartesi günü de bir sosyal etkinlik programı düzenleyecekler. Bir Yozgatlı olarak, AYÇ okulları yöneticilerini kutlamak, desteklemek, sosyal etkinlikleri girişimlerini alkışlamak gerekir…