Polikistik Over Sendromu (PCOS) metabolizmayı etkileyen bir problemdir.  Sıklıkla İnsülin Direncine bağlı olarak kan şekerinde yükselme, kolesterol ve benzeri yağların seviyelerinde artış, ilerleyen yaşlarda Tip 2 diabet, hipertansiyon, damar sertliği gibi... sorunlara neden olur.

Tanı konulması için şu 3 belirtiden 2 tanesinin olması gerekir;

Adetlerin seyrekleşmesi: Bu durum yumurtanın büyüyüp çatlayamamasına bağlıdır. Anovülasyon denir. Normalden çok daha fazla sayıda yumurta vardır ancak düzenli olarak yumurtlama olmaz. 

Kontrol çabası ilişkilerde güç dengesizliğine yol açar mı? Kontrol çabası ilişkilerde güç dengesizliğine yol açar mı?

Kıllanma ve Akne: Kanda erkeklik hormonu olarak bilinen testosteronun yükselmesine bağlıdır. Yüksek testesteronun kaynağı yumurtalıklardır. Kadının yapısına bağlı olarak kıllanma olmadan, sadece kanda testesteron  yüksekliği de olabilir. 

Ultrasonda çok sayıda yumurta görülmesi veya AMH’nin yüksek olması. Yüksek AMH çok fazla yumurta olduğunun kanıtıdır. Ancak bu iki bulgu adelosan grupta yanıltıcı olabilir çünkü bu yaşlarda doğal bir yükseklik vardır.

PCOS’lu kadınlar daha çok adet görememe, kıllanma, akne ya da çocuk sahibi olamama şikayetleri ile başvururlar ve tedavileri bu sorunlara yönelik olarak düzenlenir. Sendromun kadının ileriki hayatında yani ileri yaşlarda ortaya çıkaracağı sorunlar ise göz ardı edilir. Örneğin bunlardan biri rahim kanseridir. PCOS’lu kadında yumurtlama olmadığını söylemiştik. Bunun sonucu Progesteron hormonunun salgılanmaması ve Endometrium adı verilen rahim iç zarının sürekli estrojen hormonuna maruz kalmasıdır. Sonuçta rahim iç zarı kalınlaşır. Buna Hiperplazi denir. Kansere dönüşme riski taşır. Koruyucu tedavi ile engellenebilecek bir durumdur.

Aynı şekilde 3 PCOS’lu kadından biri Metabolik sorunlar yaşar. Bu nedenle her PCOS’lu kadının kan lipidleri ve kan şekeri kontrol edilmelidir. Sorun genetik geçişli olduğu için ailedeki diğer bireylerinde aynı testleri yaptırması gerekir.

PCOS’nun sadece kilo vererek bile düzelebilmesi iyi bilinen bir gerçektir. Çünkü altta yatan neden insülin direncidir.  Yağ kitlesinin azalması İnsülin salgılanmasında azalmaya neden olur. 

Yakın zamanda yayınlanan bir meta analiz ise (Çok sayıda bilimsel çalışmanın sonuçlarını birleştiren istatistiksel analiz) Ketojenik Diyetin de,  PCOS’daki bozulmuş hormon seviyelerinde düzelme sağladığını ortaya koydu. Daha önce yayınlanan bazı bilimsel çalışmalar Ketojenik Diyetin gebe kalamayan PCOS’lu kadınlarda da işe yaradığını göstermişti. 

Op.Dr.Numan Bayazıt, "PCOS’u insülin rezistansı ile ilgili doğuştan gelen bir yatkınlığın sonucunda ortaya çıkan ve ilerleyen yaşlarda Yüksek Tansiyon, Damar Sertliği, Tip 2 Diabet gibi hastalıklara yol açan bir durum olduğu için, yaşam boyu dikkat gerektirir. Spor yapmak ve düşük karbonhidratlı beslenmek ilaçlar kadar önemlidir" dedi.

Muhabir: Eren Güvendik