Dünyadaki en popüler spor dalının futbol olduğunu söylesem abartmış olmam herhâlde! Milyon dolarlara yapılan transferler, futbolcuların kazandıkları magazinsel ünleri, takımlara fanatiklik derecesinde bağlı insanlar, başlı başına oluşan koca bir sektör...
Sevenlerin çok sevdiği, ilgisi olmayanların bile ez çok göz attığı bir spor dalı futbol. Ben meraklı olmayanlardanım. Buna rağmen Göztepe ile Altay arasında oynanan İzmir derbisinde çıkan olayları ve sonrasını dehşete kapılmış şekilde izledim.
Bir taraftar sahaya girip Altay kalecisinin kafasına korner direğiyle vururken bir Göztepe taraftarı da Altay tribünlerinden atılan bir fişekle ağır yaralandı. Tribünden atılan fişeği ise bir ambulans şoförünün ambulansla saha içerisine soktuğu ve tuvalette taraftara verdiği ortaya çıktı.
Olayın gelişim süreci böyle. Nedeni ise, sahada futbolcular arasında başlayan gerginlik olay çıkmasını hazır nazır bekleyen taraftarlara cesaret verdi ve kıyamet kopuverdi.
Fanatik taraftarların futbolun gerçek amacını anlayabilmeleri için sporun dostluk, kardeşlik, hoşgörü ve centilmenlik söylemlerini bir anda yıkıp geçtiler. Ucuz atlatılan bu olayların aslında nasıl bir felakete yol açabileceğini ya da geçmişte yaşanan böylesi olayların büyük acılara nasıl yol açtığını unuttular.
Şu futbol facialarını duymuşsunuzdur;
17 Eylül 1967'de oynanan Kayserispor-Sivasspor maçındaki çıkan olaylarda, 43 kişi hayatını kaybetti. Yüzlerce kişi yaralandı.
Beşiktaş - Ç.Rizespor maçının devre arasında kapalı tribünde çıkan kavgada bıçaklanan 16 yaşındaki Cihat Aktaş adlı taraftar, kaldırıldığı hastanede öldü.
Senegal'de oynanan bir futbol maçında iki takım taraftarı arasında çıkan olaylarda 8 taraftar öldü.
Bunlar gibi onlarca örnek daha verebilirim. Umarım hem futbolcular hem de taraftarlar yapılan işin bir spor dalı olduğunu hiç akıllarından çıkarmadan bu işe gönül verirler.
