Muhaliflerin Suriye'de Esad rejimini devirmesinden sonra hapishanelerdeki binlerce kişi de serbest bırakıldı. Bu hapishanelerden biri olan ve Suriye Muhaberatının işkence merkezi olarak da bilinen Far Falastin Hapishanesi'nde 21 yıl zulüm gören Kilisli Mehmet Ertürk özgürlüğüne kavuşmanın sevincini yaşıyor. Kilis'e bağlı Mağaracık köyünde ailesine 21 yıllık esaretin ardından kavuşan 53 yaşındaki Mehmet Ertürk, yaşadığı kötü günleri unutmaya çalışıyor. Far Falastin hapishanesinde hayatının en zor günlerini geçiren Ertürk, bir ömür boyu unutamayacağı işkence dolu günlerini İhlas Haber Ajansı'na anlattı.
Adeta bir bayram havasının yaşandığı evinde her gün yakınlarının ziyaret ettiği Ertürk, umutlarını artık yitirdiklerini ve asla kurtulamayacaklarını düşündüğünü söyledi.
Hapishanede yaşadığı zulmü anlattı
Yerin metrelerce altında yer alan zindanlarda çok kötü koşullarda yıllarca yaşamak zorunda kaldığını anlatan Ertürk, bu süre zarfında birçok kez işkenceye maruz kaldığını ifade etti. Suriye Muhaberatına bağlı askerlerin her gün buradaki mahkumlara işkence yaptığını belirten Mehmet Ertürk, gündüzleri kesinlikle kimsenin konuşmadığını en ufak bir konuşmada askerlerin dışarı çıkartıp falakaya yatırdıklarını söyledi.
Vücudunda halen gördükleri işkencelere ait yara izlerinin bulunduğunu ifade eden Ertürk, 3 ay betonda yattığını ve hasta olduğunu anlattı. Düzenli beslenemediklerini de ifade eden Ertürk, “Her bir insana akşam yemeğinde çok az yemek verirlerdi. Bunu da verirken bizlere hakaret ve küfür ederlerdi" dedi.
Yaşadıklarını anlatan Ertürk şöyle devam etti:
“Sabah 1 yumurtayı iki mahkuma verirlerdi. Yanında 2-3 tane zeytin de verirler ve bunla birlikte hakaret ederlerdi. Bu süreçte çektiğimiz işkenceyi bir Allah bilir. Şuanda kendimi burada hissetmiyorum halen cezaevindeyim gibi düşünüyorum bazen. O günleri unutamıyorum. Bir zamanlar hastalandım 45 kilograma kadar düştüm. Revire çıktım doktor beni dövdü. Ben ilaç istedim, o da bana ‘Ne zaman ölürsen ilaç veririz sonra da seni dışarıda aç bekleyen köpeklerin önüne atarız' dedi. Koğuşta bir çok mahkumun öldüğüne şahit oldum. Birisi öldüğünde yakasından tutarak sürükleyip götürüyorlardı. Her gün böyle 4-5 kişinin götürüldüğünü görürdüm.”
95 kişilik koğuşta kaldıklarını ve yatacak yer bulamadıklarını belirten Ertürk, 21 yıllık esaretin ardından muhaliflerin Esad rejimini devirmesi ile hapishanelerdeki mahkumların özgürlüklerine kavuştuğunu söyledi. Şam'ın düştüğü gün sabah erken namaza kalktığını ve o sırada dışarıdan silah sesleri duyduklarını da söyleyen Ertürk, “Yanımdaki arkadaşa kalk dedim kesin bizi kurşuna dizecekler dedim. Bir süre sonra kapılar açıldı ve muhalifler bize çıkmamızı söyledi. Önce kadınlar çıktı sonra en son ben çıktığımda ne olduğunu sordum. Milli Suriye Ordusundan bir asker benim Türk olduğumu öğrenince bana özel ilgi gösterdi. Dışarı çıktığımıza inanamadım. Dizlerim halen titriyordu. Ben bizi öldürecekler diye düşünüyordum. Sonra özgülüğümüze kavuşunca dualar ettik, her yerde sevinç gösterileri vardı” diye konuştu.
Hapishanede özellikle Türk mahkumlara daha fazla işkence yapıldığını da ifade eden Ertürk, artık umutlarını kestikleri bir süreçte özgürlüklerine yeniden kavuştukları için mutlu olduğunu söyledi. Bu süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da teşekkür eden Ertürk, kendisi ile görüşmek istediğini de sözlerine ekledi.
“Öleceksem de Türk topraklarında Türk Bayrağına sarılarak ölmek istiyorum” diyerek memleketine gelmenin sevincini yaşayan Ertürk, Suriye'ye gittiğinde çocuklarının küçük olduğunu şimdi ise hepsinin büyümüş ve 3'ünün evlenmiş olduğunu söyledi. Ertürk, kendisinin olmadığı süreçte köydeki komşularının da ailesine destek verdiğini ve bundan dolayı herkese teşekkür etti.
Babalarına kavuşan çocuklarının mutluluğu
Babası Suriye'de tutuklandığında 11 yaşında olan Mustafa Ertürk ise yıllar sonra babasına kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, “Bu duygular tarif edilemez. Siz hiç gördünüz mü bir ölünün mezardan kalkıp geldiğini, biz bunu gördük. Babam ilk geldiğinde beni tanıdı ancak diğer kardeşlerimizi tanımadı” diye konuştu.