El emeği oldukça kıymetli olmakla beraber, eril kimliklerin güçlü olduğu ideolojilerde, bu el emeği bir kadına aitse, hakettiği değer toplumda pek karşılığını bulmaz. Kadının zanaatı için ayırdığı vakit, değerli bir vakit olarak sayılmaz da kendi kendini oyaladığı bir zaman dilimi gibi tanımlanır böylesi toplumlarda ağırlıklı olarak.
Aydınlanma dönemi ile birlikte bu gidişatı sorgulamaya başlayan kadınlar, toplumun kendilerine biçtikleri rollerin esaretinden kurtulmak üzere büyük adımlar atmışlardır. Kadın sanatçılar sadece çok kıymetli olan dikiş nakış işleriyle ön plana çıkmamış, kadının ürettiği her işin politik ve sanatsal bir itibar kazanabilmesi için direnmişlerdir.
Şimdi size günümüzde, Ankara Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kurslarında (BELMEK) görevli usta öğreticiler ve kursiyerleri tarafından hazırlanmış olan geleneksel ve çağdaş el emeği ürünlerin, Uluslararası Craft İstanbul El Sanatları ve Tasarım Fuarı’nda sergilendiğinden bahsedeceğim. Üstelik bu fuarın bu yıl dördüncüsünün düzenlendiğinden.
Fuara katılan tüm ziyaretçiler, sanatkarların ürünlerini sadece görmekle kalmayıp, arzu ettikleri işleri satın da alabildiler.
İstanbul Kadir Topbaş Gösteri Merkezi’nde düzenlenen ve 77'si yurt dışından olmak üzere 400'e yakın el sanatçısı, 16 üniversite, 11 belediye ile kadın kooperatiflerinin katılımıyla kapılarını ziyaretçilerine açan fuarda BELMEK’lerde üretilen; çini, tezhip, seramik, gümüş takı, mefruşat, resim, ebru, minyatür, iğne oyası, bez bebek, kırkyama, el nakışı, kâğıt rölyef branşında hazırlanan ürünler büyük beğeni topladı.
Bu yıl dördüncüsü düzenlenen bu fuara ABB, 3. Kez BELMEK olarak hem Ankara’yı hem Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni temsil etmek ve kadınların emeklerini hem İstanbullulara hem yurt dışından gelen misafirlere tanıtıyor, bir yandan da kadınların el emeği göz nuru ürünlerinin satılmasını sağlayarak kadınlara destek olduklarını da dile getiriyor Kültür ve Sosyal İşleri Daire Başkanlığı Meslek Edindirme Şube Müdürü Haluk Erdemir.
Bu çaba elbette takdir edilesi, ama kadınların emeğinin hakettiği itibarı görerek anılması ve sunulması esas yapılması gerekendir. Bunun ötesi, toplumsal cinsiyet eşitliği için uzun yıllardır direnen kadınlara destek değil, köstek olmaktır.