Çağan Irmak'ın 2004 yapımı “Mustafa Hakkında Her Şey” filmi, Türk sinemasının derin psikolojik analizleriyle dolu etkileyici bir filmidir. Dram türünde çekilen bu filmde, bir trafik kazasının ardından yaşanan olaylar ve karakterlerin iç dünyalarındaki çıkmazlar konu edinilmiştir. Aşk, ihanet, kimlik arayışı ve insan ilişkileri gibi temaları ele alan yapım, ironi ve gerçekliğin ustaca harmanlanmasıyla da izleyiciyi derinden sarsmıştır. Başrollerde Fikret Kuşkan, Nejat İşler, Başak Köklükaya gibi önemli isimler yer alırken; diğer rollerde Şerif Sezer, Zeynep Eronat, Yaman Tarcan, Kutay Köktürk, Sevgi Onat ve Bedia Ener gibi oyuncular rol almışlardır.
Filmin başrol oyuncusu Mustafa, reklamcılık sektöründe başarı yakalamış, kendine güvenen, herkesin saygısını gören bir adamdır. Fikret Kuşkan'ın canlandırdığı Mustafa karakteri, dışarıdan sert, disiplinli ve kontrol delisi biri olarak tanıtılmıştır. Hayatı boyunca her şeyi kontrol etme güdüsüyle hareket eden Mustafa, aslında zayıflıklarını bastıran ve çevresine karşı kendi maskelerini kullanan bir adamdır. Kazandığı başarılar ve sosyal konumu, kendini güvende hissetmesine rağmen, içsel çatışmaları onu derin bir bunalıma sürükleyecektir.
Nejat İşler'in canlandırdığı Fikret karakteri ise, Mustafa'nın tam tersi bir karakter olarak çizilmiştir. Mustafa'nın karısıyla gizli bir ilişkisi olan Fikret, hayatta daha özgür ve samimi bir yaşam tarzını benimsemiştir. Onun varlığı, Mustafa'nın yaşayabileceği bir kırılma noktası oluşturur. Filmde Fikret, bir anlamda Mustafa'nın bastırdığı duygular ve toplum hayatında kendine sağladığı sahte kimliğin yıkımını temsil eder. Bu iki karakterin çatışması, filmi sadece bir ihanet öyküsünden öteye taşıyarak, farklı bakış açılarının ve yaşam tarzlarının çatışmasına dönüştürmüştür.
Başak Köklükaya ise Mustafa'nın eşi Ceren'i canlandırır. Ceren, güçlü ama duygusal olarak yıpranmış bir kadındır. Mustafa'nın otoriter gücü ve sürekli kontrol altında tutma eğiliminden dolayı adeta bir kafeste yaşamaktadır. Ceren'in iç dünyasının yalnızlığı, onu başka birine, yani Fikret'e yönlendirir. Onun bu tercihi, toplumun kadına biçtiği sadık eş ve anne rolüyle çelişir. Ceren karakteri, baskılanan bir karakterin çıkış yolu bulma arayışını simgelerken, diğer yandan da toplumsal normlara başkaldırının bir örneğidir.
Film, Mustafa’nın eşinin kaza haberini almasıyla başlar. Bu kaza sonucunda eşi Ceren hayatını kaybetmiştir. Mustafa, kazanın ardından Ceren'in gizli ilişkisini öğrenir ve büyük bir şok yaşar. İlk başta yıkılan ve ihanet duygusunu hissetse de, öfkesini ve merakını yenemeyip eşinin kendisini aldattığı Fikret'in peşine düşer. Bu girişim, aslında Mustafa'nın kendisiyle yüzleşme yolculuğuna dönüşecektir. Fikret'le kurduğu ilişki, Mustafa'nın inandığı, değerleri ve yaşadığı sahte dünyayı yeniden sorgulamasına sebep olur.
Mustafa'nın Fikret'le kurduğu bu zorlu ilişkide, gerilim ve bu gerilimin onları nasıl dönüştürdüğüne tanık oluruz. Mustafa, bu süreçte bastırdığı çocukluğunu ve aslında hiç tanımadığı Mustafa'yı keşfeder. Kendini en güçlü ve kontrol sahibi zannettiği noktalarda aslında ne kadar kırılgan ve bağımlı olduğunu fark eder. Bu nedenle film, sadece bir intikam ve hesaplaşma hikayesi değil, aynı zamanda bir kimlik arayışını da içeriyor diyebiliriz. Mustafa ve Fikret arasındaki çatışma, bir yerden sonra rekabetten çok birbirlerini anlamaya evrilir. Fikret, Mustafa'ya kendi hayat tarzını sorgulatır ve onun korkularıyla ve zayıflıklarıyla yüzleşmesine yol açar. Bir anlamda, Fikret Mustafa'nın içindeki gerçek “ben”i ortaya çıkarmaya çalışan bir aynadır. Bu durum, Mustafa'nın kendisine bıraktığı sınırlardan kurtulmasına ve belki de ilk kez gerçek kimliğiyle yüzleşmesine neden olur. Bu yüzleşme, Mustafa'nın hayatındaki radikal değişimlerin alınmasına ve kendi dünyasını yıkmasına sebep olur.
Çağan Irmak'ın Mustafa Hakkında Her Şey filmi, onun kendine özgü sinema dili ve derin karakter analizleriyle izleyiciyi etkileyici bir psikolojik dramanın içine çekmeyi başarmıştır. Irmak, filmde karakterlerinin içsel çatışmalarını başarıyla yansıtırken ve duygusal anlarını vurucu bir şekilde işlerken; Sahne geçişlerindeki incelik, gerilimli anların yaratımında kullanılan sade ama yoğun müzikler ve görsel anlatım da baştan sona belirgin bir iz bırakmıştır. Sıradan hayatların altında yatan gizemleri ve insanın psikolojisinin derinliklerini büyük bir ustalıkla ele alması, seyirciyi karakterlerin karmaşık ruh hallerine empatiyle yaklaştırmıştır. Film özetle, sıradan bir ihanet hikayesinin ötesinde, yaşamın ve ayrıntısının karmaşıklığını cesurca sorgulayan bir yüzleşme öyküsüdür. İzlemenizi mutlaka tavsiye ederim iyi seyirler…
