"Ocean's Eight," 2018 yılında vizyona giren ve Steven Soderbergh'in ünlü "Ocean's" serisinin bir yan ürünü olan heyecan verici bir suç filmidir. Bu film, önceki üçlemede olduğu gibi akıllı, karmaşık ve heyecan verici bir soygun hikayesini merkezine alırken, bu sefer tüm ekibi kadın karakterler oluşturuyor. Gary Ross'un yönettiği bu filmde, başrolde Sandra Bullock, Cate Blanchett, Anne Hathaway, Mindy Kaling, Sarah Paulson, Awkwafina, Rihanna ve Helena Bonham Carter gibi yıldız isimler yer alıyor. Aslında birkaç haftadır konumuz olan Steven Soderbergh filmleri serisine devam ederken Ocean’s Eight filminin de Steven Soderbergh’ in yönetmeni olmadığını fakat yapımcısı olduğunu yeni öğrendim. Daha önceden izlediğim bu filmi de bu yüzden anlatmak istedim.
Film, Debbie Ocean'ın (Sandra Bullock) hapisten çıkmasıyla başlıyor. Danny Ocean'ın kız kardeşi olan Debbie, serbest kaldıktan sonra büyük bir soygun planlıyor. Hedefi, New York'ta düzenlenen yıllık Met Gala'da sergilenecek olan, yaklaşık 150 milyon dolar değerindeki Cartier kolyesidir. Bu soygunu gerçekleştirmek için eski suç ortağı Lou Miller (Cate Blanchett) ile iletişime geçerek uzmanlardan oluşan yeni bir ekip kuruyor. Ekipte, mücevher tasarımcısı Amita (Mindy Kaling), dolandırıcı Constance (Awkwafina), hacker Nine Ball (Rihanna), modacı Rose (Helena Bonham Carter) ve eski dolandırıcı Tammy (Sarah Paulson) yer alıyor. Bu karakterlerin her biri, soygunun farklı bir yönünü yönetmek için özel yeteneklere sahip ve bir araya geldiklerinde mükemmel bir ekip oluşturuyorlar.
Film boyunca karakterlerin birbirlerine olan güveni ve destekleri de ön planda tutuluyor. Özellikle Debbie ve Lou arasındaki uzun soluklu dostluk ve iş birliği, filmin duygusal bağını güçlendiriyor diyebiliriz. Bu da, izleyiciye sadece bir soygun hikayesi izletmekle kalmayıp, aynı zamanda arkadaşlık ve sadakat üzerine de düşündürüyor. Filmin görsel estetiği, özellikle Met Gala sahneleriyle dikkat çekiyor. Modanın en prestijli etkinliklerinden biri olan Met Gala, filmde büyüleyici bir arka plan oluşturuyor. Kostüm tasarımları, mekan seçimleri ve genel sanat yönetimi, filmin lüks ve sofistike atmosferini mükemmel bir şekilde yansıtmıştır. Ayrıca, filmin teknik yönleri de oldukça etkileyicidir. Kameranın ustaca kullanımı, hızlı ve dinamik kurgu, gerilim dolu sahnelerde izleyiciyi sürekli olarak merak içinde bırakıyor.
Film ayrıca kadınların sinema dünyasındaki temsilini güçlendiren bir yapım olarak da öne çıkmıştır. Film, erkek egemen soygun filmlerine alternatif olarak kadın karakterlerin güçlü, zeki ve bağımsız bir şekilde tasvir edilmesini sağlamıştır. Bu, hem sinemaseverler hem de eleştirmenler tarafından olumlu bir şekilde karşılanmıştır.
Film, genel olarak olumlu eleştiriler almış. Eleştirmenler, özellikle oyuncu kadrosunun performanslarını ve filmin eğlenceli akıcı yapısını beğenmişlerdir. Ancak bazı eleştirmenler, filmin önceki "Ocean's" filmlerine kıyasla daha düşük riskli ve tahmin edilebilir olduğunu belirtmişler. Sonuç olarak, "Ocean's Eight," filmi eğlenceli ve sürükleyici bir soygun filmi olmasının yanı sıra, güçlü kadın karakterlerin kendini gösterdiği ve kadın dayanışmasının ön planda olduğu bir hikayeyi anlatıyor. Hollywood'da kadınların başrolde olduğu bu tür filmlerin sayısının artması, izleyicilere yeni ve çeşitli perspektifler sunma açısından büyük bir adım olarak değerlendirilebilir. "Ocean's Eight," de hem görsel olarak hem de akıllıca kurgulanmış senaryosuyla izleyicilere keyifli bir sinema filmi izletmiştir diyebiliriz. İyi seyirler…